15 Kasım 2019 Cuma

“İktidar, Avrupa’daki 50 yıllık diasporasından lobi çıkaramadı”


Sabahattin Zaim Üniversitesi Medeniyet Araştırmaları Direktörü ve Yeni Şafak gazetesi yazarı Dr. Yusuf Kaplan, Türkiye’nin Avrupa’daki 50 yıllık diasporasını sadece ekonomik güç olarak görüp entelektüel bir güce dönüştüremediğini ve lobi faaliyetlerinde değerlendiremediğini söyledi.

Dr. Yusuf Kaplan, Haber Türk televizyonunda yayınlanan “Nedir Ne Değildir?” programında, Türkiye’nin yurt dışında lobi oluşturmak konusunda tam bir fiyasko yaşadığını belirterek, “17 yıllık yönetimin başarısız olduğunu düşünüyorum” dedi.

Doğu Konferansları örneği

Kaplan, “lobi”den kastının Yahudileri veya birtakım güç odaklarını kullanmak değil, daha uzun soluklu, kalıcı, köklü adımların atılması olduğunun altını çizerek, geçen yıllarda farklı dünya görüşlerine sahip aydınlarla birlikte hayata geçirilen “Doğu Konferansları” uygulamasını hatırlattı ve “Ondan iyi lobi faaliyeti olmaz” dedi.

Yusuf Kaplan, Doğu Konferansları konusunda şunları söyledi:

“Siz, Türkiye’nin bütün entelektüellerini, soldan, sağdan, bütün İslâmî kesimlerden bütün entelektüellerini, birinci sınıf entelektüellerini alıyorsunuz, götürüyorsunuz. Mısır’a götürüyorsunuz, Suriye’ye götürüyorsunuz, Balkanlara götürüyorsunuz… Birbirlerine karşı sahip oldukları bütün ön yargıları yıkıyor insanlar, birbirlerini yakından tanıyor falan filan…”

“Biz, zaaflarımızı kaşımak yerine, erdemlerimizi çoğaltmak zorundayız” diyen kaplan, o zaman Türkiye’nin önünde kimsenin duramayacağını ifade etti.

“Devlet nasıl yapamadı da bir örgüt bunu başarabildi?”

Avrupa’da 1960’lardan itibaren bir Türkiye diasporası olduğuna işaret eden Kaplan, “Avrupa’daki diasporayı biz, siyasî güç olarak çok düşünemedik, ekonomik güç olarak düşündük. Yani orayı bir şekilde, holdingler falan üzerinden… Asıl, entelektüel güç olarak düşünmek zorundaydık. Ben, onu bekliyordum aslında; yani Türkiye’yi yöneten insanlardan, başta rahmetli Erbakan Hoca olmak üzere; çünkü bir kadro vardı. Ciddi bir kadro… Maalesef orada (Avrupa’da) entelektüel bir hareketliliğin, canlılığın, birikimin, dinamizmin oluşması söz konusu olmadı. Yani 50 yıllık, yarım asırlık bir diaspora var. Bu yarım asra gerçekten biz hazırlıklı gitseydik, planlı gitseydik; yani geleceği kuracak şekilde birtakım projelerle gitmiş olsaydık, bugün meselâ HDP’nin acayip entelijansiyası var. Almanya’da müthiş bir entelijansiyası var, Fransa’da nüthiş bir entelijansiyası var. Biz, burada havanda su dövüyoruz. Ha bire şikâyet edip duruyoruz. Yahu biz, devlet olarak nasıl bunu yapamadık da bir örgüt yaptı da bunu başarabildi? Tamam, işte İngiltere’si destekliyor, Almanya’sı destekliyor bilmem ne, falan filan…”

“Dünyaya bir şey söyleyebilecek olan biziz”

Yusuf Kaplan, kültür diplomasisinin, soft diplomasinin basit bir şey olmadığını belirterek, Avrupa’nın bir karikatürü durumundaki Amerika’nın tükenmekte olduğunu, Çin üzerinden kapitalizmin yeniden üretilmeye çalışıldığını, Çin’in de kapitalistleşerek 5 bin yıllık medeniyet tecrübesini bitirdiğini ifade etti.

“Yani dünyaya bir şey söyleyecek biziz” diyen Kaplan, Türkiye’nin ancak kendini entelektüel olarak hazırlayarak toparlanabileceğini dile getirdi.

Hiç yorum yok: