Gazeteci, Yazar, Televizyon Moderatörü Dr. Hulki Cevizoğlu, İmamoğlu-Yıldırım karşılaşmasının moderatörlüğünü FOX’un sunucusu İsmail Küçükkaya’nın yapmasının, reklam geliri açısından haksızlığa sebep olacağını söyledi. Küçükkaya’nın FOX sunucusu olması sebebiyle ortak yayında en fazla reklam gelirini bu kanalın alacağını öne süren Cevizoğlu, haksızlığa meydan verilmemesi için, o gecenin bütün reklam gelirlerinin Mehmetçik Vakfı’na, LÖSEV’e veya Kızılay’a bağışlanması çağrısında bulundu.
MODERATÖR, BİR KANALLA ÖZDEŞLEŞMİŞ
OLMAMALI
Gazeteci, Yazar ve TV program moderatörü Dr. Hulki
Cevizoğlu, TV 5’de yayınlanan ve gazeteci Mustafa Yılmaz’ın sunduğu “Kulis Ankara”
programına konuk oldu. Cevizoğlu, “Türkiye’nin ilk ve duayen moderatörlerinden
biri” olarak takdim edildiği programda, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkan
Adayları Ekrem İmamoğlu ile Binali Yıldırım’ın karşı karşıya gelecekleri “seçim
ortak yayını”nı değerlendirdi.
Böyle bir program için seçilen moderatörün, adı belli bir
kanalla özdeşleşmiş bir sunucu olmaması gerektiğini ileri süren Cevizoğlu, “Seçilen
arkadaşın televizyonunda o akşam muhtemelen reyting rekoru kırılacak; çünkü
herkes onu izleyecek. O yüzden burada eşitlik ve adaletten söz etmek mümkün
değil” dedi.
Moderatörlük için İsmail Küçükkaya ismini Ekrem İmamoğlu’nun
önerdiğini, Binali Yıldırım’ın da bu öneriyi kabul ettiğini belirten Cevizoğlu,
Yıldırım’ın “Karşı taraf moderatör olarak kimi isterse benim kabulümdür”
sözünün bir meydan okuma olduğunu söyledi.
FOX SUNUCUSUNUN
MODERATÖRLÜĞÜ, REKLAM GELİRİ BAKIMINDAN HAKSIZ REKABET OLACAK
Yayının reklam boyutunun çok önemli olduğuna işaret eden
Cevizoğlu, şunları söyledi:
“Herhalde FOX TV ve diğer televizyonlar da kısmen, FOX TV başta
olmak üzere, televizyonUN reklam servisi, harıl harıl çalışıyordur şu anda.
Milyon Dolarlar yağacak; çünkü bu programın arasına gelecek reklamlardan
dolayı. Bunu yayınlayan her televizyon, reklam aralarında kendi aldığı reklamı
yayınlayacak ama asıl FOX TV, reklamlarıyla inanılmaz bir rakam elde edecek.
Burada da bir haksızlık var. İmamoğlu’nun yaptığı haksızlık var. O yüzden bir çağrıda bulunuyorum,
konuşmalarımızı somut bir sonuca bağlamak için; bütün televizyonlara, FOX TV’ye
de bütün televizyonlara da çağrıda bulunuyorum: 16 Haziran Pazar günü yapılacak
olan bu büyük televizyon düellosunda, bunu yayınlayacak olan televizyonların
elde ettiği reklamların (reklam gelirlerinin) bugün sınır ötesinde de savaşta
olan Mehmetçik’e bağışlanmasını istiyorum. Yoksa ekonomik olarak da büyük bir
haksız rekabet olacaktır.”
REKLAM GELİRLERİ
HAYIR KURLUŞLARINA BAĞIŞLANSIN
Cevizoğlu, programı yayınlayacak olan kanallardan reytingi
yüksek olanların daha yüksek fiyatla reklam alacaklarına işaret ederek, “O
yüzden ya Mehmetçik Vakfı’na ya da LÖSEV’e, nasıl bir hayır kurumu ya da vatan
için çalışan bir dernek, kuruluş varsa veya Kızılay’a bu reklam gelirlerinin, o
gece bütün televizyonların aldığı paralar, (masrafları çok küçük tutar, %5 bile
tutmaz), %90-%95’inin, gelirin, bağışlanmasını öneriyorum. Yoksa İmamoğlu, ‘Ben,
haksızlıklarla mücadele edeceğim’ diye gelip, işaret ettiği moderatör (İsmail
Küçükkaya) ile ekonomik açıdan da büyük bir haksızlığa neden olacak. Bir
televizyonun ekonomik olarak çok palazlanmasına neden olacak, diğer kanallara
göre ve siyasal olarak da bence yanlış bir iş yapmıştır” diye konuştu.
Programda bir moderatör, birkaç tane de ‘sorgucu’ usta gazeteci
olması gerektiğini ifade eden Cevizoğlu, moderatör olarak seçilecek olan gazetecinin
“en iyi gazeteci” olduğu algısının yanlış olacağını belirtti.
PORTAKAL VE DÜNDAR,
‘RED’ GEREKÇELERİNİ AÇIKLAMALILAR
Cevizoğlu, İsmail Küçükkaya ismi açıklanmadan önce Fatih
Portakal’ın, twitter mesajında moderatör olmak istemeyişine gerekçe olarak ‘Yönetmek
değil, kafamdaki soruyu sormak isterim’ diye yazdığına işaret eden Cevizoğlu, şöyle
konuştu:
“Bu, ne demek? ‘Ben, böyle bir şeyin moderatörü olursam,
kafamdaki soruyu soramayacağım’ diyor. E o zaman ‘kukla yönetici’ mi oluyor
seçilen kişiler, seçilecek kişi? Daha İsmail belli değilken yaptığı açıklama… ‘Çünkü
yönetmek değil, kafamdaki soruyu sormak isterim’… Sor… Moderatörsün. Zaten
sormuyorsan, ‘konu mankeni’ olmaktan öteye gitmez. Sen soracaksın, öteki ‘sorma’
diyorsa, gizli bir pazarlık yapılıyorsa veya bilinç dışı bir pazarlık var ise…
Çünkü sen, ticarî bir kuruluşsun. Şimdi Binali Yıldırım’ın arkasında bir
hükümet var. Değil mi? 17 yıllık bir ktidar var. Senin gizli, örtülü veya
bilinç dışı bir yaklaşımınla kendine oto sansür uygulayabilirsin. Daha önce
yapılan programları internette görüyoruz. Bazı konularda nasıl üstüne
gidilmediği, nasıl evrensel yayıncılık açısından müdahale edilmediği, asıl
soruların taca atıldığını görüyoruz. Şimdi o yüzden bu, moderatörün de aslında (izleyiciden)
not alması demek.
‘Hayır, ben sunmayacağım’ diyen Fatih Portakal’ın ikinci
gerekçesi şu: “İktidar tarafı neden muhalif bir isim ister, anlamış değilim.
Var bunda bir durum.’ E şimdi açıklasın. Sevgili Fatih Portakal’ın boynunun
borcu...”
Cevizoğlu, “Kendisine resmen teklif edilmediği halde ben
(moderatörlükten) çekildim diyen” Uğur Dündar’ın da çekilme gerekçeleriyle tam
olarak ne kastettiğini açıklaması gerektiğini dile getirdi.
Cevizoğlu, bu konuda şunları söyledi:
“ ‘İki adaya ve bana demokratik açıdan zarar verebilecek
gelişmeleri haber alıyorum. Ben çekiliyorum’ dedi. Bunları açıklamak durumunda…
Hem iki adayı zan altında bırakmak, hem moderatörlüğe seçilen kişiyi (ki şu
anda İsmail Küçükkaya) zan altında bırakacak bir şey. Sen çekiliyorsun da
moderatör olan, olmaya aday olan kişiler çekilmiyorsa, ne demek? Sana bir
tehdit mi var? Seni kim tehdit edebilir? Ediyorsa açıklayacaksın. Tehdit yoksa
o zaman böyle konuşmayacaksın. Yani ortaya bir laf atıp da genel ifadelerle kuşku
uyandırmamak gerekiyor; ama Fatih Portakal’ın sözleri önemli. Tabii, Devlet
Bahçeli’ninki de önemli.”
ORTAK YAYININ RÖVANŞI
DA YAPILMALI
Dr. Hulki Cevizoğlu, 16 Haziran Pazar günü yapılacağı
açıklanan ortak yayının, seçimden önce bir de rövanşının yapılması gerektiğini
ifade ederek, Amerika’da da öyle olduğunu söyledi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder