3 Mayıs 2018 Perşembe

İYİ Parti Genel Başkanı Akşener’den Bahçeli’ye tepki: Mertlikten, erkeklikten, adamlıktan uzak bu tür söylemlere papuç bırakmam


Akşener, Bahçeli’nin kendisini kastederek dile getirdiği “FETÖ’nün seçmen ayağı da tespit edilsin” çağrısını değerlendirirken, “Milletimizi korkutmaya çalışan, arkadan dolanan, mertlikten, erkeklikten, adamlıktan uzak bu tür söylemlere papuç bırakmayacağımı, bizatihi Sayın Erdoğan, çok yakından bilir” dedi.

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Demokrat Parti (DP) Genel Başkanı Gültekin Uysal’ı ziyaretinin ardından, DP Genel Merkezi’nde basına değerlendirmelerde bulundu.

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin kendisini kastederek dile getirdiği “Adaylar 100 bin imza toplarken, FETÖ ile iltisaklı görülen seçmenlerin hangi aday etrafında toplandıkları tespit edilsin” çağrısını değerlendirdi. Akşener, “Milletimizi korkutmaya çalışan, arkadan dolanan, mertlikten, erkeklikten, adamlıktan uzak bu tür söylemlere papuç bırakmayacağımı, bizatihi Sayın Erdoğan, çok yakından bilir” dedi.

Akşener, ayrıca Bugün TV, Bugün gazetesi ve Samanyolu televizyonu önünde FETÖ için polise direndiklerini ileri sürdüğü MHP Genel Başkan Yardımcıları hakkında bir işlem yapılıp yapılmadığını sordu. Bahçeli’nin Erdoğan’a taktığı “17-25 Erdoğan” lâkabının, FETÖ’nün talimatı olup olmadığını da soran Akşener, Bahçeli’nin, 17-25’e ayarlanmış saatinin önünde poz verdiği fotoğrafı da hatırlattı. Akşener, “Bahçeli açısından 17-25 Aralık, Sayın Erdoğan’a yapılmış bir kumpas mıdır, yoksa gerçekten bir yolsuzluk operasyonu mudur?” diye sordu. Meral Akşener, şöyle konuştu:

Onlar ittifak kurarken iyi, biz kurarken kötü! Böyle bir şey olamaz!

“24 Haziran’da bir hızlı, baskın seçim var. Bu seçimi biz getirmedik; ama gelişine itiraz etmedik. Onlar, “Haydi seçime gidiyoruz” dediler. Biz de hodri meydan! Buyurun gidelim, dedik ve geldiğimiz nokta; ‘Cumhur İttifakı’ diye bir kavramı, kendileri ortaya koydular. ‘ittifak Yasası’nı kendileri çıkardılar ve sonuç itibariyle, yani bu tür ittifakların olmasını kendileri oluşturdular. Onlar kurdu ve bu gün Türkiye’de Cumhuriyet Halk Partisi’nin, bizim, artık ‘biz’ diyorum, bizim ve Saadet Partisi’nin ortaya koyduğu iradenin, ne kadar bu arkadaşların sinirini bozduğu, asabını bozduğu, ortaya çıktı. Siz kurarken iyi, güzel; biz kurarken yanlış! Böyle bir şey olamaz! Bunun, çok anlamlı ve çok güzel ama aynı zamanda zorlu bir süreç olduğunu biliyorum. Neyle karşı karşıya olduğumuzu da biliyorum.

Bu şekilde FETÖ mücadelesini başaramazsınız

Şimdi bu gün, saray ortaklığının, saray ittifakının, çıkar ittifakının küçük ortağı, sanıyorum fındık fıstık yemeyi bir kenara koyarak, dizi izlemeye bir ara vererek, bana ve Sayın Temel Karamollaoğlu’na, onu da ilzam ederek, imza verecek kişilerin, FETÖ’cü olup olmadıklarının anlaşılması için bir konu ortaya attı. Buradan Türkiye’nin savcılarına, Türkiye’nin hakimlerine; buradan Adalet ve Kalkınma Partisi’nin Genel Başkanına ve buradan Sayın Başbakana, İçişleri Bakanına, Adalet Bakanına seslenmek istiyorum. Eğer 15 Temmuz’dan sonra FETÖ mücadelesini sulandırmadıysanız; FETÖ mücadelesine herkes destek verdi. Bu mücadelede yanınızda oldu. Siz, sulandırmadıysanız, bizzat bizim gözlemlerimiz, artı bizzat kendi milletvekilinizin söylediği gibi, zenginlerin kaçtığı, çaycının çorbacının hapis yattığı, gayretullaha dokunan pek çok eylemin bulunduğu bir FETÖ mücadelesini başaramazsınız.

MHP Genel Başkan Yardımcılarının FETÖ’ye destekleri hakkında işlem yapıldı mı?

Ama bu gün küçük ortağın dediği konuyu ciddiye alarak, imza vermeye karar veren kardeşlerimizi korkutmak amaçlı yapılan bu söylemi ciddiye alarak, Sayın, bu seslendiğim muhteremlere, Sayın Bahçeli’nin, Genel Başkan Yardımcılarının, 17-25 Aralık’tan sonra 2015 seçimlerinde, Bugün televizyonunun önünde, Samanyolu televizyonunun önünde, Bugün gazetesinin önünde polisle göğüs göğse dövüş yaptığını, kavga ettiğini, hem o günün medya şartlarında tespit edilmiştir, hem de Türkiye’nin tamamı görmüştür.

Soru 1: 17-25 Aralığı Sayın Erdoğan bir milat kabul ettiğine göre, 17-25 Aralık’tan sonra yapılan bu göğüs göğse şecaat arz eden bu mücadelenin içinde yer alan bu Genel Başkan Yardımcılarının FETÖ ile ilgileri, iltisakları tespit edilmiş midir? Tespit edilmişse, bu konuda ne yapılmıştır? Ve Sayın Bahçeli’nin talimatı ile bu işler yapıldı ise, ki siyasî partilerde öyledir, Sayın Bahçeli’nin FETÖ iltisakları tespit edilmiş midir? Üzerinde bir inceleme yapılmış mıdır?

Bahçeli’nin Erdoğan’a taktığı “17-25 Erdoğan” lâkabı FETÖ’nün talimatı mıdır?

Soru 2: Sayın Bahçeli’nin 17-25 Aralık’tan sonra “17-25 Erdoğan” lâkabını Sayın Erdoğan’a takma girişimleri, acaba FETÖ terör örgütünün lideri Fethullah Gülen FETÖ tarafından verilmiş bir talimat mıdır?

Bahçeli’nin 17-25’e ayarlı saati

Soru 3: Sayın Bahçeli’nin 17-25 Aralık konusuyla ilgili, odasında bulunan meşhur saatinin rakamları değişmiş midir, değişmemiş midir? Ve Sayın Bahçeli açısından 17-25 Aralık, Sayın Erdoğan’a yapılmış bir kumpas mıdır, yoksa gerçekten bir yolsuzluk operasyonu mudur?

Mertlikten, erkeklikten, adamlıktan uzak bu tür söylemlere papuç bırakmam

Milletimizi korkutmaya çalışan, arkadan dolanan, mertlikten, erkeklikten, adamlıktan uzak bu tür söylemlere papuç bırakmayacağımızı, şahsen bırakmayacağımı, bizatihi Sayın Erdoğan, çok yakından bilir. Dolayısıyla, burada huzurunuzda yaptığım çağrının gereğinin yapılmasını, sizler aracılığıyla talep ediyorum ve ‘eylemsiz doçent’ diye tabir ettiğim Sayın Bahçeli’yi, dizilerini seyretmeye, bedavadan milletvekili seçtirmeye, Sayın Erdoğan’ın çalışıp kendisinin yan gelip yatmaya devam etmesini öneriyorum. Bilmediği, anlamadığı işlerde konuşmamasını, kendisine bir öneri olarak, buradan huzurunuzda iletiyorum. Yardımcı Doçent, özür dilerim, ‘Eylemsiz Doçent’ yancılık yapmaya devam etsin. Bilmediği işlere karışmasın.”

Hiç yorum yok: