MHP İstanbul Milletvekili Atila Kaya, 16 Nisan halk oylamasında MHP’lilerin önemli oranda ‘Hayır’ oyu kullandıklarını belirterek, “Nasipse göreceğiz, bu seçimde de ülküdaşlarımız, genel seçimlerde mührü üç hilâl’e vuracaklar ama cumhurbaşkanı seçiminde Erdoğan’a oy vermeyecekler” dedi.
Daha önce, Türk milliyetçiliğinin ve demokrasinin tabutuna
son çivinin çakılmasına karşı ülkücülerin kayıtsız kalamayacaklarını söyleyerek
güncel siyasetin gündemine yerleşen Atila Kaya, KRT televizyonunda Haber Müdürü
Çağlar Cilara’nın sorularını cevapladı.
Belediye seçimleri
Cumhurbaşkanı seçimini olumsuz etkileyebilirdi
MHP İstanbul Milletvekili Atila Kaya, daha önce 2019 yılında
yapılması kararlaştırılmış olan Cumhurbaşkanı ve Milletvekili Genel Seçimi’nin
erkene alınmasını, mahallî idareler seçimlerinin sonuçlarının Cumhurbaşkanı
seçiminin sonucunu olumsuz etkileme ihtimalinin yüksek oluşuna bağladı. Kaya, şu
değerlendirmede bulundu:
Erken seçimin
gerekçesi ağırlaşan şartlar ise, sorumlusu kimdir?
“Şahsen ben, genel seçimlerin mutlaka Mahallî İdareler Genel
Seçimi’nden önce yapılacağını düşünüyordum. Çünkü Mahallî İdareler Genel
Seçimlerinde bir ittifak olmayacaktı. Mahallî İdareler Seçiminde bir yarış
olacaktı. Dolayısıyla o seçimler, genel seçimleri de olumsuz etkileme potansiyeli,
ihtimali çok yüksek seçimler olacağı için ben, bu seçimlerin erkene alınacağını
tahmin ediyordum, düşünüyordum ve Kasım ayı diye, sonbahar daha doğrusu, olarak,
arkadaşlarımızla yaptığımız istişarelerde böyle düşünüyorduk. Şimdi tabi daha
da erkene alındı bu seçim. Akla sadece şu soru geliyor: Eğer iddia edildiği
gibi Türkiye, 16 yılda ‘uçmuşsa’, tabiri caizse, her alanda; ekonomide, sosyal
hayatta, dış politikada, her konuda Türkiye, işte onların deyimiyle, tırnak
içinde, ‘eski Türkiye ile mukayese edilmeyecek’ bir konuma, noktaya gelmiş ise,
bu seçimi bir an önce yapmanın, erkene almanın, Türkiye’nin ağırlaşan şartları
olduğunu ifade etmenin anlamı nedir? Yok eğer öyle değilse; Türkiye, hakikaten birçok
bakımdan yönetilemez hale… ve bu tablo, gerekçede ifade edildiği gibi taşınamaz
bir haldeyse, Türkiye’yi bu hale getiren siyasî iktidar, kimdir?”
MHP tabanında büyük
bir rahatsızlık var
MHP İstanbul Milletvekili Atila Kata, 14 Mayıs’ta kamuoyuna
hitaben yazılı bir açıklama yaparak, “Türk milliyetçiliğinin ve demokrasinin
hangi değerleri varsa, onların bir tabuta yerleştirilmesine karşı mücadele
edenlerin, o tabuta son çivinin çakılmasına karşı kayıtsız kalmaları da
düşünülemez.” demişti. Program sunucusu Çağlar Cilara, Kaya’nın bu sözlerini
hatırlatarak, “Neden MHP’de bir tek siz bunları dile getiriyorsunuz? Yoksa MHP’de
birileri var mı, sizin gibi düşünen?” diye sordu. Atila Kaya, MHP tabanında
ciddi bir rahatsızlık duyulduğunu ve bu rahatsızlığın bir şekilde dile
getirilmesine ihtiyaç olduğunu tespit ettiğini, bir milletvekili olarak da bu
duygu ve düşüncelere tercüman olmak için o sözleri dile getirdiğini söyledi.
Tek adam zihniyetine
karşı çıkıyoruz
Kaya, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin, cumhuriyetin
tarihsel kazanımlarını, demokrasi ve parlamenter sistem tecrübelerini,
kuvvetler ayrılığı ilkesini, yargının bağımsızlığını ve basın özgürlüğünü tamamen
ortadan kaldırdığını ileri sürdü. Kaya, bütün yetkilerin tek bir elde
toplandığı bir rejime itiraz ettiklerini; bir parti lideri ve tek adam zihniyetinin
Cumhurbaşkanı Erdoğan’da temsil edildiği için karşı çıktıklarını dile getirdi.
Genel Başkan
Yardımcılığı görevinden istifa etmiştim
Kaya, bütün bu aşırı yetkileri Cumhurbaşkanı Erdoğan’a
hediye eden partinin MHP olduğunun hatırlatılarak, bunu nasıl açıkladığının
sorulması üzerine de, sistem değişikliğine gerekçe olarak gösterilen sebepleri
ikna edici bulmadığı için, Genel Başkan Yardımcılığı görevinden istifa ettiğini
söyledi.
MHP neden iktidara
talip olmuyor?
Atila Kaya, Türkiye’nin bir beka meselesiyle karşı karşıya
olduğunun söylendiği bir dönemde, Cumhuriyet Halk Partisi’nden sonra Türkiye’nin
en köklü ikinci partisi olan Milliyetçi Hareket Partisi’nin neden iktidara
talip olmadığını sordu. Kaya, “Bizim beklentimiz şuydu: Her şeye rağmen,
referandumda işte evet kampanyası filan yürütüldü ama hiç olmazsa Türk Milleti’nin
karşısına Milliyetçi Hareket Partisi’nin bilgisini, birikimini, geçmişini,
mücadelesini şahsında toplayan bir cumhurbaşkanı adayıyla Türk Milleti’nin karşısına
çıkmalıydık diye düşünüyoruz biz” dedi.
Erdoğan’ı adayımız
kabul etmeyi içimize sindiremiyoruz
Kaya, buna karşılık, milliyetçiliği şeytanî bir düşünce
olarak niteleyip ayaklarının altına aldığını söylemiş olan Erdoğan’ı MHP’nin
cumhurbaşkanı adayı olarak kabul etmeyi içlerine sindiremediklerini söyledi.
Ülküdaşlarımız
Erdoğan’a oy vermeyecekler
16 Nisan halk oylamasında MHP’lilerin önemli oranda ‘Hayır’ oyu kullandıklarını belirten Kaya, “Nasipse göreceğiz, bu seçimde de ülkücüler, Milliyetçi Hareket Partisi çatısı altında faaliyetini yürüten ülküdaşlarımız, genel seçimlerde mührü üç hilâl’e vuracaklar ama cumhurbaşkanı seçiminde, Cumhur İttifakı’nın adayı olan Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a oy vermeyecekler” dedi.
Cumhurbaşkanı Hükümet Sistemi’nin, Cumhurbaşkanına
kararnamelerle ülkeyi yönetme yetkisi verdiğini belirten Kaya, Erdoğan’ın seçilmesi
halinde MHP’nin Meclis’teki varlığının, onun bazı uygulamalarının
engellenmesine imkân sağlayabileceğini ifade etti.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder