27 Aralık 2017 Çarşamba

Temel Karamollaoğlu kimdir?

SP Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu
“Türkiye’nin en önemli meselesi, kamplaşmadır, kutuplaşmadır.  Siyasetçiler arasında diyalog kurulmadan barış sağlanamaz. Türkiye, yeterince kutuplaştı. Biz, kavga etmek istemiyoruz. Bizi diğer partilerden ayıran en büyük özelliğimiz, bütün politikalarımızı hak ve adalet üzerine inşa ediyor olmamızdır. ‘İslâmcı’ tabirini hiç beğenmem. Ben Müslümanım, İslâmcı değilim. ‘İslâmcı’ dediğiniz zaman, bir hedefe ulaşabilmek için İslâm’ı kullananlar diye anlarım. Onun için İslâmcı ile Müslüman birbirinden ayrılır.”

Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, siyasî yaklaşımını ve partisini bu sözlerle tanımlıyor.

Orta Asya’dan gelen aile büyükleri, Kars üzerinden İç Anadolu’ya, bir kısmı Sivas’a yerleşti. Aslen Sivaslı olan Temel Karamollaoğlu, babasının öğretmenlik yaptığı Kahramanmaraş’ta 1941 yılında doğdu. Dedesi Şükrü Bey, “iyi bir tahsil kademesinden geçmiş, liyakat sahibi kimseler” için kullanılan “molla” unvanıyla anılırdı. Aile, soyadı kanunu çıktığında bu unvanı kullanmaktan çekindiği için, bir kısmı önce “Karakaya” soyadını, siyasî çizginin solunda yer alan diğer bir kısmı ise “Karamulla” soyadını aldı. 1950’den sonra sağlanan serbestlik sonucunda ise ailenin soy birliğini sağlamak amacıyla soyadı, “Karamollaoğlu” olarak değiştirildi.

Temel Karamollaoğlu, ortaokulu, öğretmen olan babasının tayin olduğu Malatya’da, liseyi ise o dönemin iyi okullarından birisi olan ve sınavla girdiği Kayseri Lisesi’nde okudu.

O dönemde üniversiteler, öğrencilerini kendi düzenledikleri sınavlarla kabul ediyorlardı. Lise son sınıfta, dönemin en iyi üniversitelerinden birisi olan İstanbul Teknik Üniversitesi’nin sınavına girdi. 500 kişi arasından 10’uncu olarak yerleşme hakkı kazandı. Daha sonra, yurt dışına öğrenci göndermek için sınav açan Sümerbank, Maden Tetkik ve Arama Enstitüsü ile Etibank’ın sınavlarına girdi. Her üç sınavda da başarılı oldu ancak o, Sümerbank bursunu tercih etti. 1960 yılında, bu bursla, İngiltere’de Mancshester Üniversitesi Tekstil Teknoloji Bölümünde öğrenime başladı. Bu seyahat, onun dış dünyayı tanıması için bir vesile oldu. 1964 yılında mezun oldu. 1967 yılında aynı üniversitede yüksek lisansını tamamladı.

Batı’da olmak, ona Doğu’yu, kendi topraklarını ve inancını unutturmadı. Üniversite yıllarında İngiltere Türk Talebe Birliği Başkanlığı yaptı ve Müslüman toplulukların sosyal faaliyetlerine aktif olarak katıldı. FOSİS’te İngiltere Müslüman Talebe Cemiyetleri Federasyonunda yöneticilik yaptı. Sık sık, Müslüman ülkelerden gelen gençlerle bir araya gelerek toplantılar yaptı.

1967 yılında Türkiye’ye döndü. Sümerbank’ta mühendis olarak çalışmaya başladı. Birkaç ay sonra, başında Turgut Özal’ın bulunduğu Devlet Planlama Teşkilatı’ndan davet aldı. Gece geç saatlere kadar ışıkları sönmeyen bu kurumda, 1972 yılına kadar görev yaptı. Uluslararası alandaki çalışmalara katıldı. Bu dönemde Türkiye, İran ve Pakistan arasında kurulan ülke sanayilerinin koordine edilmesi için Bölgesel Kalkınma İşbirliği çalışmalarında görev aldı.

1969 yılında, Türkiye’nin ilk düşünce ve strateji kuruluşlarından birisi olan Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Merkezi’nin kurucuları arasında yer aldı. Bu yıldan itibaren kesintisiz olarak, hak ve adalet merkezli yeni bir Dünya düzeninin kurulması için çalışmalar yapan ESAM’ın faaliyetlerine iştirak etti, birçok dönemde yönetimde görev aldı.

Karamollaoğlu, 1973 yılında askerliğini tamamladıktan sonra Altınyıldız’da yöneticilik yaptı.

1975–1977 yıllarında Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nda önce Teşvik ve Uygulama Genel Müdürü, daha sonra da Yaygın Sanayiden Sorumlu Müsteşar Yardımcısı olarak görev yaptı. Bu dönemde sanayinin gelişmesini ve Türkiye sathına yayılmasını hedefleyen önemli çalışmalar yaptı.

Teşvik ve Uygulama Genel Müdürlüğü’nde İstanbul’un nüfusunun makul seviyede tutulması ve yatırımların Anadolu’ya yayılması konusunda çaba gösterdi.

Yaygın Sanayi Koordinatörlüğü döneminde, Anadolu’da Organize Sanayi Siteleri ve Küçük Sanayi Sitelerinin kurulması çalışmalarının hızlandırılmasında önemli rol oynadı. Bu dönemde Türkiye’nin her ilinde özel sektör eliyle veya devlet öncülüğünde yüzlerce yatırımlar yapıldı.

Bu yıllarda, Türkiye’nin maneviyat önderlerinden Mehmet Zahid Kotku ile tanıştı. Kotku, Karamollaoğlu’nun manevî hayatının şekillenmesinde bir rehber oldu.

Erbakan’la Tanışma ve İlk Siyasî Çalışmalar

Mehmet Zahid Kotku’nun Ankara’da bir evde düzenlediği sohbet esnasında, onun yanı başında oturan ve konuşmaları, tavırları herkesi etkileyen genç ve heybetli adamın kim olduğunu sordu. Onun, Necmettin Erbakan olduğunu öğrendi. Karamollaoğlu’nun Prof. Dr. Necmettin Erbakan’la tanışması da hayatındaki dönüm noktalarından birisi oldu...

O yıllarda Erbakan, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’nde Sanayi Dairesi’nin Başkanıydı. Özellikle cuma günleri bir araya geliyorlardı. Erbakan, Siyonizmi, “Gizli Dünya Devleti”ni, yerli ve millî kalkınmayı, ağır sanayi hamlelerinin gerekliliğini, üretime dayalı ekonominin önemini anlatıyordu.

Erbakan, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Başkanlığı seçimleri iptal edilerek görevinden polis zoruyla alınınca, “İşin başına geçmemiz gerekiyor” diyerek, parti kurmaya karar verdi ve siyasetin yolunu açtı. 1969 yılında Bağımsızlar Hareketi ile yola koyuldu. Konya’dan aday oldu. Karamollaoğlu ve arkadaşları, onun adaylık döneminde kendisine destek vermek için hafta sonları Konya’ya gidiyordu. Seçimlerin sonucunda Erbakan, bağımsız milletvekili olarak Meclis’teydi.

Temel Karamollaoğlu, 1977 yılında aktif siyasî hayata başladı. Millî Selamet Partisi’nden Sivas Milletvekili seçildi. 1978’de Parti Genel Kurulu Üyeliğine seçildi. Parlamento çalışmalarında KİT Komisyonu Üyeliği yaptı ve DPT’de başlattığı sanayileşme çalışmalarının takipçisi oldu. KİT Komisyonunda Uçak Sanayii Alt Komisyonu Başkanlığını üstlendi. Milletvekilliği döneminde Türkiye’yi üç yıl Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi’nde temsil etti. Burada Kıbrıs ve İslâm ülkeleriyle ilgili konuları aktif olarak takip etti.

1987 referandumu ile siyasî yasaklar kaldırılana kadar aktif siyasetten uzak kaldı. Bu dönemde, önce özel sektörde danışmanlık yaptı, ardından beş yıl Bahariye Mensucat’ın Genel Müdürlüğünü yaptı. Genel Müdürlüğü döneminde firmanın kurumsal ve fiziksel yeniden yapılanma sürecini başarıyla yönetti, verimliliği artırdı. 1987 yılında referandumla birlikte siyasî hayata geri döndü ve Refah Partisi Genel İdare Kurulu Üyeliğine seçildi. 1987 genel seçimlerinde milletvekili adayı oldu.

1989 ve 1994 yıllarında iki dönem Refah Partisi’nden Sivas Belediye Başkanı seçildi. Belediye Başkanlığı yaptığı dönemde Sivas’ın ekonomik, sosyal ve kültürel yönden kalkınması amacıyla çok sayıda iktisadî, sosyal ve kültürel faaliyetin organizasyonunu yaptı. Şehrin altyapı yatırımları kısa sürede tamamlandı. Sivas, modern şehir planlamasında ve belediyecilikte örnek şehir haline geldi. Belediye hizmetlerinin kapsamı genişletilerek bir ekonomik kalkınma projesi hazırlandı. Belediye öncülüğünde Organize Sanayi Bölgesi kuruldu. Vakıf çalışmalarına, sosyal ve kültürel faaliyetlere önem verildi. Şehrin tarihî ve kültürel yapısına sahip çıkıldı.

Sivas Olayları

1990’lı yıllar, Türkiye’de pek çok karanlık senaryonun gizli eller tarafından sahneye konulduğu, art arda faili meçhul cinayetlerin işlendiği yıllardı. Temel Karamollaoğlu, 1993 yılının Temmuz ayında meydana gelen “Sivas Olayları”nın ardından, bazı basın organları tarafından başka şahısların fotoğraflarının altına ismi yazılarak hedef gösterildi. Karamollaoğlu, birtakım gizli eller tarafından kurgulanan olayları, hem Alevi nüfusun yoğun olduğu mahallelere hizmet götüren belediye üzerinden Refah Partisi’ne karşı büyük bir komplo, hem de Alevi-Sünni çatışması çıkarmaya yönelik bir operasyon olarak tanımladı. Sık sık hedef gösterilmesine rağmen, aleyhinde hiçbir hukukî delil bulunamadı, tek bir dava açılamadı.

Sivas Belediyesi’ndeki çalışmaları, Refah Partisi’nin aynı dönemdeki Van, Kahramanmaraş, Konya ve Şanlıurfa illerindeki belediye çalışmaları ile birlikte Türkiye’de belediyecilik anlayışında köklü değişikliklerin yaşanmasına sebep oldu ve “Millî Görüş” hareketinin iktidara gelmesinde rol oynadı. Bu dönemde belediye çalışmalarını; partizanlık yapmama, işi ehline verme, adil olma, rüşvet ve yolsuzluğa fırsat vermeme ve herkesin derdiyle dertlenme üzerine inşa etti.

1995 Genel Seçimlerinde Refah Partisi’nden Sivas Milletvekili olarak tekrar Meclis’e girdi. Bu dönemde NATO Parlamenter Asamblesi Üyesi olarak görev yaptı. Türkiye’yi temsilen bütün Avrupa ülkelerine ve çok sayıda ülkeye gitti. Bu dönemde Necmettin Erbakan’ın, İslâm birliğinin oluşturulması, olgunlaştırılması ve D8’in kurulması çalışmalarına katıldı. Aynı dönemde Refah Partisi Grup Başkanvekilliğine seçildi. Bu görevini Refah Partisi’nin kapatılmasına kadar sürdürdü.

Refah Partisi’nin Anayasa Mahkemesi tarafından kapatılmasından sonra Fazilet Partisi’ne katıldı. 1999 seçimlerinde Sivas’tan yeniden Milletvekili seçildi. Bu yasama döneminde NATO Parlamenter Asamblesi Üyeliği devam etti. Fazilet Partisi’nin 2001 tarihinde kapatılması üzerine Saadet Partisi’nin kuruluşunda yer aldı ve Dış İlişkilerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcılığı görevine getirildi. Erbakan’ın vefatından önce siyasî hareketin çizgisinden sapmaması için oluşturduğu Yüksek İstişare Kurulu’nda, oluşturulduğu tarihten itibaren üye olarak bulundu.

30 Ekim 2016 tarihinde gerçekleştirilen Saadet Partisi 6. Olağan Kongresi’nde Saadet Partisi Genel Başkanlığı görevine seçildi.

Temel Karamollaoğlu, evli ve beş çocuk sahibidir.

Hiç yorum yok: