CHP İstanbul Milletvekili Erdem, AK Parti Hükümetinin 28 Haziran 2016 tarihinde İsrail Hükümetiyle imzaladığı Mavi Marmara antlaşmasında da 30 Ağustos 2007 tarihinde yürürlüğe giren Sınai Antlaşmasında da Türkiye’nin başkentinin Ankara, İsrail’in ise Kudüs olarak yazıldığını söyledi. Erdem, “Şimdi uluslararası teamüllere göre, yapılan bu uygulama, bu gün kopartılan yaygarayla çelişki arz etmektedir.” dedi.
Kanal İstanbul’un bu gün açıklanan güzergâhının 4 ay önce
iktidara yakın müteahhitlerin elinde olduğunu da ileri süren Erdem, “Bu imar
plan değişikliği yapılacağı belirlenmiş olan arazileri, acaba hangi şirketler
aldı? Kimler, bu master planlar üzerinden trilyoner oldu?” diye sordu.
Antlaşmalarda İsrail’in
başkenti olarak neden Kudüs yazıldı?
Cumhurbaşkanı Erdoğan, ABD’nin Kudüs’ü İsrail’in başkenti ilân
etme teşebbüsü üzerine, “Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nden Dünya Kamuoyuna Kudüs
Çağrısı” başlığı altında bir bildiri yayımladı. Bildiride, “Kudüs'te,
Filistin'in BM kararlarıyla defalarca tasdik olunmuş haklarını yok sayan her
adım, farklı dinlere mensup insanların bir arada yaşama idealine vurulmuş çok
ağır bir darbedir. Bölgedeki huzur ve güvenliğin şartı olarak gördüğümüz 1967
sınırlarında, başkenti Kudüs olan, egemen ve bağımsız Filistin devleti
talebinden vazgeçilebilmesi asla mümkün değildir.” ifadesi yer alıyor.
CHP İstanbul Milletvekili Eren Erdem, TBMM Genel Kurulu’nda
CHP Grubu adına yaptığı konuşmada, İsrail ile Türkiye arasında imzalanan ikli
anlaşmalarda Kudüs’ün fiilen İsrail’in başkenti olarak tanındığını, bu bakımdan
bu gün gösterilen tepkilerin, o anlaşmalarla çeliştiğini dile getirdi.
“Anlaşma tanzim edildiği zaman, anlaşma metni içerisine, nerede
imzalanırsa imzalansın, iki ülkenin başkentleri yazılır” diyen Erdem, Mavi
Marmara anlaşmasında “Bu anlaşma, Ankara ve Kudüs’te, 28 Haziran 2016
tarihinde, her biri eşit derecede geçerli Türkçe, İbranice ve İngilizce dillerinde
ikişer nüsha halinde akdedilmiştir” ifadesinin yer aldığına dikkat çekti.
Erdem, “Anlaşmalarda teamül gereği devletlerin başkenti
addedilen yerlerin isimleri zikredilir. Uluslararası anlaşmalarda teamül,
böyledir.” dedi.
Eren Erdem, Mavi Marmara anlaşmasının yanı sıra 30 Ağustos
2007 tarihinde yürürlüğe giren Türkiye Cumhuriyeti ve İsrail Devleti Hükümeti
Arasında Sınai Araştırma Geliştirme Alanında İşbirliği Anlaşması”nda da aynı durumun
söz konusu olduğuna işaret etti. Erdem, “Aynı şekilde Kudüs’te imza edilmiş bir
anlaşmadır. Arakadaşlar, çok basit bir soru: Neden Tel Aviv değil de Kudüs? Neden
meselâ biz buraya Sofya yazmamışız da Ankara yazmışız? Neden biz, Bağdat
yazmamış da Ankara yazmışız da karşı taraf Kudüs yazmış? Şimdi uluslararası teamüllere
göre, yapılan bu uygulama, bu gün kopartılan yaygarayla çelişki arz etmektedir.
Bütün anlaşmalarda, biz İstanbul’da da yapsak Ankara yazıyoruz. Uluslararası antlaşmalarda
başkentler yazılır.” diye konuştu.
Kanal İstanbul’un
güzergâhı, 4 ay önce hangi müteahhitlere verildi?
CHP İstanbul Milletvekili Eren Erdem, Kanal İstanbul’un
güzergâhı konusunda da bazı iddialarda bulundu. Kanal İstanbul’un bu gün
açıklanan ve basında yer alan güzergâhının gazetelerden aldığı fotoğrafını
gösteren Erdem, ikinci bir fotoğrafı daha göstererek, şunları söyledi:
“Şu da arkadaşlar, 4 ay önce partimin bir meclis üyesinden
temin ettiğim, şu anda iktidara yakın müteahhitlerde 4 aydır olan master plan. Şimdi
bu ikisini yan yana koyuyoruz; 4 aydır müteahhitlerin elinde olan master plan,
bakın bu gün Kanal İstanbul’un güzergâhı olarak hayata geçmiş. Bu 4 ay
içerisinde ne oldu? Konuşalım. Bu imar plan değişikliği yapılacağı belirlenmiş
olan arazileri, acaba hangi şirketler aldı? Gelin bir araştıralım. Gelin bir
konuşalım. Kimler aldı? Nasıl bu master planlar ele geçirildi? Kimlere
dağıtıldı bu master planlar? Kimler, bu master planlar üzerinden trilyoner
oldu? Bunu konuşmakta yarar var değerli arkadaşlar.”
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder