Erol Mütercimler: Belediye başkanı aday adaylarının afişlerinde neden belediyeciliğe dair bir proje vaadi yok? Hepsi pop yıldızları gibi…

Strateji Uzmanı Yazar Erol Mütercimler, belediye başkanı aday adaylarının afişlerinde belediyeciliğe dair hiçbir proje vaadinin yer almadığına işaret ederek, “Türk halkı, böyle bir talepte bulunuyor mu adaydan?” diye sordu.

Erol Mütercimler, Meltem televizyonunda yayınlanan “Akıl Oyunu” isimli programda, program sunucusu ve BTP Genel Başkan Yardımcısı Selim Kotil’e “Selim Kotil Beyefendi, size bir soru sorabilir miyim? Müsaadeniz olur mu?” diyerek şunları söyledi:

Türk insanı, büyük bölümüyle eciş bücüştür

“Sokaklarda belediye başkanı aday adaylarının fotoğraflı afişleri var. Öyle mi? Söyler misin bana, bir tanesinin bile altında şöyle bir yazı görüyor musun? “Ben aday adayıyım; çünkü şunları, şunları, şunları yapacağım.” Öyle mi görüyorsun, yoksa pop yıldızları gibi, sinema yıldızları gibi fotoğraflarını, böyle onlar da şey yapılarak (rötuş yapılarak) düzeltilmiş; çünkü Türk insanı, büyük bölümüyle eciş bücüştür; ama o fotoğraflara baktığın zaman hepsi böyle rötuşlanmış, makyajlanmış falan filan… Türk insanının şekli bozuk; fizikî olarak bozuk… Birincisi, “Ben şunu yapacağım” diye herhangi bir şey görüyor musun? Görmüyorsun. Peki Türk halkı, böyle bir talepte bulunuyor mu adaydan?

Şimdi soru iki: Eğer bizde halâ hemşehricilik geçerliyse, bize halâ işte “Benim cemaatimin bilmem nesi olsun belediye başkanı” diyorsa, bizde halâ işte falanca toprak ağası bilmem kaç yüz köye müdahale ediyor ise, siz bana ne anlatıyorsunuz deminden beri yaa? Niçin bu insanlarda bir vizyon görmüyoruz?”

Meclise gönderdiğimiz milletvekilleri neden belediye başkanı adayı oluyor

Biz, Meclise milletvekili gönderiyoruz. Öyle mi? Peki benim anlamadığım bir şey var: Arkadaş, bu milletvekilleri niye belediye başkanlığı için de aday oluyorlar? Yaa bu ne kadar ayıp, bu ne kadar utanmazlık! Sizden başka memlekette insan yok mu? Kardeşim, insan yok mu? Partinizde adam yok mu sizin? Siz, aday gösteremeyecek durumda mısınız? Yaa söylüyorum size; niye yapıyorsunuz bunu? Niye yapıyorsunuz bunu? Arkadaş, niye yapıyorsunuz? Bırakın, milletvekili olarak gönderdik, onlar Mecliste kalmaya devam etsinler. Üstelik 600 kişi gönderdik; yazı, günah bize yaa. Hiçbir işe de yaramıyorlar. 600 kişi gönderdik; yazık, günah. Bir o, iki; niye belediye başkanlığına da soyunuyorsunuz? Bırakın belediye başkanları da başkaları olsun. Başkaları olsun. Belediye başkanlığına aday göstereceksen, her parti getirin sandıkları koyun daha önceden; biz oraya kimi istediğimizin kararını biz verelim; siz değil yaa… Milletvekili listesini siz yapıyorsunuz, genel başkanlar; belediye başkanı kim olacak, kararını siz veriyorsunuz. Daha önce söyledim, bir kez daha söylüyorum: Bu türlü bir seçim anlayışı ve böyle bir yerel seçim meselesi, zaten daha önce de kendi partime, oy verdiğim partime tepkim olduğu için, ben bu seçim sandığa gitmiyorum! Gitmeyeceğim de. Gitmeyeceğim de. Böyle bir çadır tiyatrosunun enstrümanı olmayacağım.

AKP’ye üye 12 milyonun üzerinde. 100 yaşına gelmekte olan Cumhuriyet Halk Partisi’nin üye sayısı 1 milyon 200 bin. Bu zaten her şeyi anlatıyor. Bu zaten her şeyi anlatıyor. Eğer biz, vatandaşlık bilincine ulaşmamışsak, biz kendimiz sahip çıkmıyorsak, demokrasiye, hukuk devletine talepler bizden gelmiyorsa, bizim içimizden çıkartıp siyasete koyduğumuz insanlardan da hiç gelmeyecek.”

(Haber: Sürur Öztürk)