Eski Genelkurmay İstihbarat Dairesi Başkanı emekli korgeneral İsmail Hakkı Pekin, FETÖ’nün geçmişinin Osmanlı döneminde de yaşamış olan Said-i Nursî’ye uzandığını, Said-i Nursî’nin de Alman istihbarat teşkilatı BND tarafından devşirilip desteklendiğini iddia etti.
İsmail Hakkı Pekin, HaberTürk televizyonunda yayınlanan “Türkiye’nin
Nabzı” programında, program sunucusu Didem Arslan Yılmaz’ın “FETÖ operasyonları
neden bitmiyor?” sorusunu cevapladı.
İsmail Hakkı Pekin, “FETÖ’nün Osmanlı’ya kadar giden bir
örgüt” olduğunu ileri sürdü. Pekin, “Osmanlı’ya kadar nasıl gidiyor?” sorusu
üzerine de Said-i Nursî bağlantısına işaret etti. Pekin, Birinci Dünya Savaşı
sırasında Ruslara esir düşen Said-i Nursî’nin hapishaneden kaçtıktan sonra
Alman istihbarat teşkilatı BND’nin eline düştüğünü, BND’nin de Said-i Nursî’yi
devşirip desteklediğini iddia etti. Pekin, “Desteklemesinin amacı, o bölgede,
yani Dicle-Fırat havzalarında, petrol bölgelerinde kendine özgü bir toplum /
yönetim meydana getirmek. Kendine bağlı bir devlet meydana getirmek diye
söyleyelim. Yani amaçları bu, adamların ve bunu kullanıyorlar. Bunu daha sonra
Amerikalılar da kullanmaya çalışıyorlar.” dedi.
İngilizlerin Suudî Arabistan’da yaptığını, Almanların da
Doğu ve Güneydoğu Anadolu ile Bakü’de yapmaya çalıştıklarını ileri süren Pekin,
“Almanlar, Osmanlı’nın ordularıyla Bakü’ye girmesini istememişlerdir. Yani
Osmanlı’yı geciktirip İngilizlerin Bakü’ye girmesini sağlamışlardır;
İngilizlerin Bakü’ye girmesini istemişlerdir. Yani böylesine büyük bir rekabet
var. Onun için Türkiye’nin, bu konunun altından… Bu konuyu çok çabuk halletmesi
mümkün değil. Yani uğraştığımız konu çok çetrefilli ve çok zor bir konu.” diye
konuştu.
“Fethullah Gülen’le beraber sanırım belki şey olur, Mehmet
Şevket Eygi, birkaç böyle… Bu insanların hepsi, Özel Harp’de Seferberlik Tetkik
Kurulu kapsamında alınan adamlar. 1979-80 yılında Özel Harp Dairesi kaldırılıp
yerine Özel Kuvvetler kuruldu. Amaç, bu yapıdan kurtulmaktı ve o zaman bu işi
yaparlarken işte ilk defa timlerin kurulduğu zaman, kulakları çınlasın, Korkut
Eken vesaireler falan… (Diğer konuşmacıların araya girmesi sebebiyle cümlesi
yarım kalıyor.) Özel Harp Dairesi, 60’lı yıllarda kurulan, 1959’da kurulan bir
daire. Yani eski bir şey. Özel Harp Dairesi, bizde askerler oldu ama NATO’da
senede bir veya iki defa NATO karargâhında bunlar toplanır. Bizden bu
toplantıya Genelkurmay Harekât Başkanı iştirak eder. Çünkü Genelkurmay Harekât
Başkanına bağlıdır Özel Harp Dairesi o zamanlar ve orada diğer ülkelerin de
ilgili istihbarat başkanları gelir toplanır ve konuşurlar. Yani üç aşağı beş
yukarı bunların neler yaptığı belli. Neler yapacakları da belli; ama tim
kuruluşuna geçilmesi, bu timlerin 10 time çıkartılması, büyütülmesi falan, bu
1980 yılındadır ve 1970’le 80 arasında o zamanlar Seferberlik Tetkik Kurulu’na
dahil olanların bir kısmının bir şekilde devşirildiği ve bunların şeyde kullanıldığı
açıktır. Yani keşke isimleri olsa, isimleri karşılaştırsak. Kim, hangisi girmiş…
Fethullah Gülen de bunlardan birisi. Özel Harp Dairesi’nde Seferberlik Tetkik
Kurulu tarafından… (Sunucunun sorusu sebebiyle cümlesi yarım kalıyor.)”
Pekin, bir soru üzerine Fethullah Gülen’in 28 Şubat sürecine
kadar askerler tarafından korunduğunu söyledi. Pekin, “Amaç, Türkiye’nin sola
kaymasını önlemek, daha sonra da Türkiye’nin millî politikasını önlemek. Bütün
sorun bu. Bunun için korunuyor.” dedi.
Fethullah Gülen ve
Mehmet Şevket Eygi, STK’nın elemanlarıydı
İsmail Hakkı Pekin, Mehmet Şevket Eygi’nin de Fethullah
Gülen gibi “Özel Harp’te Seferberlik Tetkik Kurulu kapsamında alınan adamlar”dan
birisi olduğunu iddia etti. Pekin, şöyle konuştu:
Mehmet Şevket Eygi |
O yıllarda Türkiye’de kurulan GES Komutanlığı’nın
Amerikalılar tarafından işletildiğini ve İskenderun dahil 13 şubesi olduğunu belirten
Pekin, “Muhabere okulunda gerekli görevi yaptıktan sonra bunların ikisi de
İskenderun’daki istasyona gönderiliyor. Daha sonra da terhis olurken de bunlara
Genelkurmay Başkanının imzasıyla mektup gönderilmek suretiyle bunların seferde
kullanılacak kişiler olduğu şeklinde isimlendiriliyor; ama ondan sonra bu
adamlara kim çengel attı, nasıl çengel attı, bunların üzeri nasıl örtüldü, kim
korudu? Fethullah Gülen’i İzmir’de, Kırklareli’nde, başka yerlerde koruyanların
içinde askerler de var, siyasîler de var” diye konuştu.
“Asker neden koruyor peki?” sorusu üzerine de Pekin, şöyle
cevap verdi:
“Büyük ihtimalle komünizmle mücadele konusuyla ilgili.
Komünizmle mücadeleden dolayı bu tip adamlar korunmuş. Bu adamlar, kullanılmak
üzere bir tarafa ayrılmış; ama bunlara Amerika veyahut da işte İngiltere çengel
atmış zamanında. Siz bunun farkında değilsiniz. Yani şimdi Millî İstihbarat
Teşkilatı diyoruz. Millî İstihbarat Teşkilatı, o yıllarda Ankara’da Amerikan
CIA istasyon şefliğiyle altlı üstlü çalışıyor ve bizim istihbarat teşkilatının
parası oradan geliyor. Bunların parası oradan geliyor, ödeneklerin.”
(Haber: Sürur Öztürk)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder