9 Kasım 2018 Cuma

Ruşen Çakır: Akit TV, adaleti ve iktidarın zulmünü tartışmak yerine, eski tweetleri üzerinden Cihangir İslâm’ı “FETÖ’cü” ilân etmeye çalıştı


Gazeteci Yazar Ruşen Çakır, “Kimden gelirse gelsin ve kime yönelik olursa olsun, her türlü hak ve özgürlük ihlâllerine karşı elimizden geldiğince, imkânlarımız ölçüsünde karşı durmamız ve adaleti talep etmemiz şart” dedi.

Medyascope TV Kurucu Genel Yayın Yönetmeni, gazeteci yazar Ruşen Çakır, Akit TV’de Saadet Partisi İstanbul Milletvekili Nazır Cihangir İslâm’a karşı sergilenen tavrı eleştirdi. Çakır, Medyascope TV’de “İktidarın yumuşak karnı: Adalet” başlıklı yorumunda, Cihangir İslâm’ın canlı yayını terk etmesine sebep olan tavrı değerlendirdi.

Kim olursa olsun herkesin, âdil yargılanma hakkı olduğunun altını çizen Çakır, mahkemelerin, en azılı katilden en azılı teröriste kadar herkese karşı âdil olmaları gerektiğini vurguladı.

Ruşen Çakır, Cihangir İslâm’ın davet edildiği Akit TV’deki “Asıl Mesele” programında adalet üzerine bir tartışma yapmak; İslâm’ın dile getirdiği itirazları, iktidardan kaynaklanan zulümleri konuşmak yerine, İslâm’ın geçmişte attığı tweetlerden hareketle onun FETÖ’cü ilân edilmeye çalışıldığını söyledi.

Çakır, şu değerlendirmede bulundu:

Adalet, kişilerin kimliklerine göre tavır değiştirmemelidir


“Orada da dile getirilen, açıkçası o da çok ilginç tabi, bunu özellikle vurgulamak lâzım; Cihangir İslâm’a karşı gösterilen tweetlerin, onun attığı tweetlerin hepsi, hak ve özgürlük ihlâlleriyle ilgili. Belki FETÖ’cülerin hak ve özgürlük ihlâlleri olabilir, önemli değil. Yani kimin hakkının, özgürlüğünün ihlâl edildiğine, gerçek bir hak savunucusu, özgürlük savunucusu bakmaz, bakmamalı. Cihangir İslâm da Mazlum-Der’in kuruluşundan beri içinde olan birisi olarak bunu en iyi bilenlerden birisi. Onu biliyoruz. Dolayısıyla, aynı olay başına gelen, usulsüz yargılama, haksız gözaltı vesaire olayında “Buna sahip çıkarım, bu bize yakın; ama buna sahip çıkmam, bu bize uzak” gibi bir ayrım yapılamaz. Şöyle söyleyelim: Bugün Türkiye’de İslâmcı iddialı birtakım “sivil toplum örgütleri”, bunların örneğin Filistin’de yaşanan birtakım gelişmelere gösterdikleri haklı tepkileri, bire bir benzer versiyonları ülkemizde yaşandığı zaman tam bir devekuşu politikası güttüklerini görüyoruz.”

İktidar demokrasiyi geriletiyorsa karşı durulur

Ruşen Çakır, “Kimden gelirse gelsin ve kime yönelik olursa olsun, her türlü hak ve özgürlük ihlâllerine karşı elimizden geldiğince, imkânlarımız ölçüsünde karşı durmamız ve adaleti talep etmemiz şart. Adaleti talep ettiğimiz zaman zaten demokratik bir ülkeyi de talep etmiş oluyoruz. Eğer bu siyasî iktidar, adaleti, temel hak ve özgürlükleri, demokrasiyi geriletiyorsa, o zaman da bu duruş, siyasî iktidara karşı bir duruş oluyor. Böyle bir durumun bence hiçbir sakıncası yok.” diye konuştu.

(Haber: Sürur Öztürk)

Hiç yorum yok: