CHP Konya Milletvekili Abdüllâtif Şener, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun “CHP İl Başkanlarını şehit cenazelerinde protokole kabul etmeyin” talimatını değerlendirirken, böyle bir açıklamanın, ruh sağlığı yerinde olan birinin yapacağı açıklama olmadığını söyledi. Şener, “Eğer bu genelge gerçekten gönderilmişse, suç işlemiştir ve yargılanması lâzım. Bütün savcıları ben, göreve davet ediyorum” dedi.
CHP Konya Milletvekili Abdüllâtif Şener, İçişleri Bakanı
Süleyman Soylu’nun valilere “CHP İl Başkanlarını şehit cenazelerinde protokole
kabul etmeyin” talimatı verdiğine dair sözlerini Halk TV’de değerlendirdi.
Halk TV ana haber bülteni sunucusu Oya Lâle Özan Arslan’ın sorularını cevaplayan Şener, bir bakanın böyle bir açıklama yapmış olmasının büyük bir talihsizlik olduğunu ifade etti. Şener, “Yani ruh sağlığı yerinde birinin yapacağı bir açıklama değil. Üstelik bakansanız, çok düşünüp az konuşmanız lâzım ve söylediğiniz her sözün toplumda nasıl karşılık bulacağını da ölçmeniz ve tartmanız lâzım” dedi.
Halk TV ana haber bülteni sunucusu Oya Lâle Özan Arslan’ın sorularını cevaplayan Şener, bir bakanın böyle bir açıklama yapmış olmasının büyük bir talihsizlik olduğunu ifade etti. Şener, “Yani ruh sağlığı yerinde birinin yapacağı bir açıklama değil. Üstelik bakansanız, çok düşünüp az konuşmanız lâzım ve söylediğiniz her sözün toplumda nasıl karşılık bulacağını da ölçmeniz ve tartmanız lâzım” dedi.
“Bir kere, eğer PKK’ya yakınlıkla bağlantılı bir siyasî parti,
ilişki arıyorlarsa, bunu kendilerinde arasınlar” diyen Şener, bu sözünün
gerekçesini şöyle açıkladı:
“En büyük yakınlığı kuran, seçim öncesinde bile birtakım sinyaller
gönderen, kendileriydi. Dolayısıyla, kendi yaptıklarını gizlemek için birtakım partileri
bu bağlantıda değerlendirmeye kalkmak ve kamuoyu algısını sürekli bozmak
suretiyle kamuoyunu o siyasî hareketin üzerine göndermek, baskı uygular hale
getirmek, bir siyasî mühendislik işidir aynı zamanda. Şimdi Sayın, ‘Soylu’dur
soyadı ama bu açıklama, soylu bir açıklama değil. Yani tersten söyleyeceğim ama… Şimdi böyle bir
açıklama yapmak, gerçekten çok kötü, felâket bir şeydir. Ülkeyi bölmek anlamına
gelir; çünkü bu ülkede Cumhuriyet Halk Partisi’ne oy veren, gönül veren
insanlar var. Cumhuriyet Halk Partisi’nin örgütleri var, teşkilatları var ve bu
insanlar, askere gidiyorlar. Çocuklarını askere gönderiyorlar ve çocukları,
askerde şehit oluyor. Siz şimdi bir Cumhuriyet Halk Partilinin çocuğu veya
kendisi, askerde şehit olduğu zaman “Cumhuriyet Halk Partililer buraya
gitmeyecek” mi diyeceksiniz? Babasını cenazeye mi koymayacaksınız? Abisini,
kardeşini, dayısını, halasını, yengesini, cenazeye sokmayacak mısınız? Koymayacak
mısınız? Bir ölen kişinin, ister şehit olsun, ister normal yolla ölsün, cenazesine
kimin gidip kimin gitmeyeceğine bir İçişleri Bakanı karar veremez. Devletin
böyle bir yetkisi yoktur. Devlet, cenazeye katılacakları, katılamayacakları ayıklayamaz.
Böyle bir yetkisi yoktur. Yetkisini aşan bir genelge gönderdiğinden de
bahsediyor galiba. Eğer bu genelge gerçekten gönderilmişse, suç işlemiştir ve yargılanması
lâzım. Bütün savcıları ben, göreve davet ediyorum. İktidarı eleştirdi diye
hemen peşine takılmasını biliyorsunuz. Bir siyasetçi, böylesine ağır bir
Anayasa ihlâli yapıyor; ülkeyi bölecek, parçalayacak demeçlerde, beyanlarda
bulunuyor. Siyasî rakibi üzerinde kamuoyu baskısı oluşturmaya çalışıyor. Algı
bozmaya çalışıyor. Her türlü suistimali yapıyor ve halâ şu saate kadar bir
fezleke hazırlanmamışsa, yani savcıların da, hakimlerin de nasıl çalıştığı
ortada demektir. Demin başlarken söyledik; yani yargı, bağımsız değil demektir.”
Partiler arasında böyle bir ilişkinin olamayacağını belirten
Şener, “Kısa zamanda bu üslûptan, bu tarzdan Sayın Erdoğan da kurtulmalıdır, bakanları,
milletvekilleri de kurtulmalıdır. Ne söylüyorlarsa kendilerini tanımlıyorlar. Kendilerini
tanımlamak yerine başkasını kendi sıfatlarıyla anmaya çalışıyorlar” dedi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder