14 Temmuz 2018 Cumartesi

Bahçeli: 15 Temmuz’un siyasî ayağı gizemini korumaktadır

MHP Genel Başkanı Bahçeli
MHP Genel Başkanı Bahçeli, darbe ve vesayet tehlikesinin tam manâsıyla geçmediğini belirterek, “Halâ siyasî ayak gizemini korumaktadır” dedi. Bahçeli, isim vermeden CHP’nin 24 Haziran seçiminde Cumhurbaşkanı Adayı olan Muharrem İnce’ye ve gazeteci Emin Çölaşan’a da tepki gösterdi.

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, “24 Haziran Cumhurbaşkanı ve Milletvekili Genel Seçimlerinin üzerinden geçen yaklaşık üç haftalık sürenin ardından siyasî ve stratejik gelişmeleri değerlendirmek amacıyla” basın toplantısı düzenledi. “Bu şartlar altında aziz milletimiz, dünyaya adeta bir demokrasi dersi vermiştir” diyen Bahçeli, bundan dolayı gurur duyduklarını söyledi.

5,5 milyon seçmenin oyunu aldık

“Türk Milleti’nin sistemsel açmazları bertaraf ettiğini” ifade eden Bahçeli, Milliyetçi Hareket Partisi’nin de 24 Haziran’dan alnının akıyla, millet aklının taltif ve teveccühüyle çıktığını söyledi. Bahçeli, partisinin 5 milyon 565 bin 331 seçmenin oyuyla yüzde 11,10’luk bir oy oranına ulaştığını ve 49 milletvekiliyle TBMM’de temsil edilme imkânına kavuştuğunu kaydetti. Bahçeli, millî iradenin desteğini artırmak, arzuladıkları seviyelere çıkarmak için bütün güçleriyle çalışacaklarını dile getirdi. Bahçeli, “Siyasi görüşü, ideolojik aidiyeti, anasının dili, mezhebi, yöresi ve kökeni ne olursa olsun milletimin her güzel insanına şükranlarımı sunuyorum” dedi.

Yürütmeyi denetleme sorumluluğumuzu yerine getireceğiz

Milletin kendilerine verdiği denge ve denetleme görevini lâyıkıyla yapmak için olağanüstü bir özveriyle yasama faaliyetlerine aktif bir şekilde katılmak maksadıyla son hazırlıklarını tamamladıklarını belirten Bahçeli, “Partimiz, yasama faaliyetleriyle hem Seçim Beyannamesi’nde yer bulan vaatlerinin gerçekleşmesini sağlayacak, hem de yürütmeyi denetleme sorumluluğunu yoğun çalışmayla ikmal edecektir” diye konuştu.

Devlet, baştan ayağa reform sürecine girdi

Bahçeli,  Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin, yeni sistemin doğasına uygun olarak baştan ayağa reform sürecine girdiğini, tarihsel hüviyetinden savrulmadan köklü değişimler yaşamaya başladığını söyledi. Kararların seri ve süratli alınacağı bir döneme girildiğini belirten Bahçeli, “Bunu hazmedemeyen odaklar ekonomide yeni bir dalgalanma, döviz ve faizde şeytanlıklar peşindedir. Ancak başaramayacaklar, Türk milletini pes ettiremeyeceklerdir. Piyasalardaki oynaklık ve oyunlarla Türkiye’den taviz koparmaya kimsenin gücü yetmeyecektir” diye konuştu.

Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi, Türkiye'nin stratejik kozudur

“Rejim elden gitti, tek adam geldi” diyen çevreleri “sorumsuz ve şuursuz” olarak nitelendiren Bahçeli, “Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi Türkiye’nin medeniyet ve milletler mücadelesinde stratejik kozu, güvenlik suru, güçlü ruhudur” dedi.

Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin Türk milletinin ruh kökünden doğduğunu, cumhurun ittifak şuurundan meydana geldiğini ifade eden Bahçeli, bu yeni sistemin bütün kurum ve kurallarıyla yerleşmesi konusunda parti olarak her desteği vereceklerini kaydetti.

Gelişmeleri uzaktan izlemeyeceklerini, meselelere yedek kulübesinden bakmayacaklarını dile getiren Bahçeli, “Tarihin akışını, devletin yeniden mimarisini atıl ve hareketsiz takip etmeyeceğiz. Müdahil olmamız gereken yerlerde geri durmayacağız” dedi.

Muharrem İnce’ye gönderme

Bahçeli, isim vermeden CHP’nin 24 Haziran seçimindeki Cumhurbaşkanı Adayı Muharrem İnce’nin bazı sözlerine de tepki gösterdi. Bahçeli, “ ‘Apolet tartışmasını fazla uzattım’ diyen zavallılar için, HDP’ye ‘Kürt siyasi hareketi’ diyerek, Kürt kökenli kardeşlerimizi töhmet altında bırakan ve PKK’ya umut aşılayan fikir ve ülkü yoksunları adına pişmanlık olabilir. Ama bizde pişmanlık asla yoktur” dedi.

Bahçeli, gayelerinin, Türkiye’nin aydınlanan geleceğini güvenceye almak, yeni teamüllerin oluşmasına katkı sağlamak, yasa ve anayasa uygun yönetim sistemini bütün yönleriyle kurumsallaştırmak olduğunu belirterek, “gayretimiz bu yönde olacaktır” dedi.

“2’inci Meşrutiyet’in siyasetimizin laboratuvarı olduğuna dair genel kabul görmüş bir fikir vardır ve bu tespit çok da yanlış değildir” diyen Bahçeli, Türkiye’nin yükselişe geçtiğini, ölü toprağını üzerinden attığını söyledi.

FETÖ, melânettir, İblis’in yeryüzü garnizonudur

15 Temmuz 2016’da yaşanan dehşet ve vahşetin, son iki asırda karşılaştığımız hiçbir zulme, hiçbir hıyanete benzemediğini belirten Bahçeli, bu konuda şunları söyledi:

“15 Temmuz’da, dinî kisveye bürünen, hizmet ve himmet örtüsüne saklanan, cemaat olgusundan cürüm ve cinayet çıkaran hain bir terör örgütü Türkiye’yi işgale kalkışmıştır. FETÖ ihaneti sadece bununla yetinmemiş, millî ve manevî değerlere telâfisi uzun zaman alacak zarar ve ziyanlar vermiştir. Sistemli şekilde devlet kurumlarına yuvalanan, zamanla sivil toplum kuruluşlarına ve toplumsal hayata sinen ve yerleşen FETÖ, neden olduğu yıkımlar, yol açtığı tahribatlar sebebiyle millî hafızalardan asırlarca çıkmayacaktır. FETÖ, melânettir, İblis’in yeryüzü garnizonudur.”

Aklımızı başımıza almazsak FETÖ ve türevleri ortaya çıkacaktır

FETÖ’nün ürediği ortamın, teşvik gördüğü iklimin, güçlendiği yapının, tutunduğu çatının mutlaka enine boyuna analiz edilmesi gerektiğini vurgulayan Bahçeli, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Siyasî beklentiler uğruna devleti içten içe kemiren hiçbir kanun dışı grup veya oluşuma müsamaha gösterilmemeli, müsaade edilmemelidir. (…) Aklımızı başımıza almazsak, şarlatanların, maskaraların oyuncağı olursak daha pek çok FETÖ ve türevleri gelecekte peydahlanacak, 15 Temmuz’da yapamadıklarını punduna getirdiklerinde hayata geçireceklerdir. 15 Temmuz bir milâttır ve Türk milleti istiklâline kanıyla, canıyla, imanıyla sahip çıkmıştır. (…) FETÖ’nün kökünün kazınması için suçluların hesap vermesi kadar; fikir, kanaat ve eylem liderlerinin yakalanıp mahkemeye çıkarılması, bunların moral ve motivasyon atmosferinin kurutulması çok önemli, çok elzemdir. FETÖ’yle mücadelede stratejik Türk devlet aklı bir konsept dahilinde tam ve eksiksiz uygulanmalı, uyarılmalıdır. Mağdurların hakkı korunmakla birlikte, suç ve suçlulara hoşgörü kesinlikle gösterilmemelidir. Önüne gelene FETÖ’cü denilerek, asıl FETÖ’cülerin unutturulması, kripto damarın muhtemel tuzak ve tahrikleri engellenmelidir.”

ABD ve NATO

ABD’yle ilişkilerin normalleşmesi arzulanan derecede sağlanacaksa, NATO gerçekten de Türkiye’nin terörle mücadelesine samimi destek veriyorsa, ABD ve Avrupa’da ne kadar hain FETÖ’cü varsa Türkiye’ye iade edilmesi gerektiğini dile getiren Bahçeli, “Biz, lafa değil, icraata bakarız” dedi.

Darbe ve vesayet tehlikesi geçmedi

Darbe ve vesayet tehlikesinin tam manâsıyla geçmediğini belirten Bahçeli, “Halâ siyasî ayak gizemini korumaktadır. Dürüst ve yürekli bir mücadele sürse de, halâ mevzi düzeyde sonuçlar alınmaktadır. Türkiye hem FETÖ belasını hem de PKK tehdidini tamamen bitirerek gündeminden çıkarmalı, geleceğimiz emniyete alınmalıdır.
Bu konuda devlet ve hükümete desteğimiz tamdır. Nitekim süreç uzadıkça ilk günkü kararlı duruş tavını kaybederek tavsayabilecek, hainler farklı kılık ve maskelere bürünebileceklerdir. Endişemiz budur. Yakın tehlike de budur” diye konuştu.

Emin Çölaşan’a gönderme

Devlet Bahçeli, konuşmasını, “Hacı Bayram’dan duasını, İlk Meclis’ten ruhunu alan yeni hükümete üstün başarılar ve Allah’tan muvaffakiyetler diliyorum. Ayrıca medyanın çölleşmiş ve çürümüş kiralık kalemini, Bosnalı Müslümanlara bühtan ve hakaretinden dolayı lanetliyorum” diyerek tamamladı.

Af konusu gündemimizdedir

Bahçeli, bir soru üzerine af konusunun gündemlerinde olduğunu, yasama süreci başladığında bu konuda bir yasa teklifinde bulunacaklarını söyledi. Olağan Üstü Hal (OHAL) uygulamasının kaldırılmasının bir toplumsal talep haline geldiğini söyleyen Bahçeli, “Fakat OHAL’in uygulamasında aksayan ve ülkeye zarar veren boyutları, yeni bir yasa hazırlığıyla giderilecektir. Bu ifade ediliyor. Böyle bir yasa Meclis’e geldiğinde Milliyetçi Hareket Partisi, gereğini yapacaktır” dedi.

Cumhurbaşkanı tektir; başkan ise şu salonda 50 tane var

Basın toplantısının sonunda muhabirlerin sorularını cevaplayan Bahçeli, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a “Başkan” ya da “Cumhurbaşkanı” diye hitap edilmesine dair görüşünün sorulması üzerine, şu cevabı verdi:

“Sayın Cumhurbaşkanı, kendisine nasıl hitap edilmesini istiyorsa, o şekilde yapmak isteyenler yapsın. Biz, ‘Bunu böyle diyemezsini, dememelisiniz’ demeye gerek yok. Yalnız Cumhurbaşkanı tektir, başkan ise şu salonda 50 tane var. Ülkü Ocakları Başkanı var, parti başkanı var; ama Cumhurbaşkanı tektir.”

Bahçeli, AK Partililerin kullandıkları “Kurucu Cumhurbaşkanı” ifadesini ise doğru bulduğunu söyledi.

Hiç yorum yok: