Saadet Partisi (SP) Kadın Kolları Başkanı Asiltürk, Türkiye genelinde 79 kadın milletvekili adayları olduğunu belirterek, “Biz, siyasette kadın çalışmasını başlatan ilk siyasî hareketiz ve bu yönümüzle de Avrupa’da yapılan birtakım tezlere konu oldu bizim hareketimiz” dedi. Asiltürk, bir soru üzerine, “Eğer orada gerçekten güven telkin eden örnek Müslümanlar yetişmiyorsa, İmam Hatip Okullarının açılmasının bir manâsı yok” diye konuştu.
Yasin Hatipoğlu’nun kızı, Oğuzhan Asiltürk’ün gelini olan SP
Kadın Kolları Başkanı Nagehan Gül Asiltürk, Tele 1 televizyonunda yayınlanan “Türkiye’nin
seçimi” programının öğle kuşağına konuk oldu.
ABD’yi stratejik
ortak olarak görmüyoruz
Program sunucusu Çilem Küçükkeleş’in sorularını cevaplayan Asiltürk,
“Sizce Saadet Partisi’ni AK Parti’den ayıran en önemli özellik nedir?” sorusuna
şöyle cevap verdi:
“Biz, Avrupa Birliği’ne ‘medeniyet projesi’ olarak
bakmıyoruz. Biz, Amerika’yı ‘stratejik ortağımız’ görmüyoruz. Biz, mutlaka
bölgede kendi dinamiklerimizle bir yapının oluşması mücadelesini vermemiz
gerektiğine inanıyoruz. Biz, ekonomiyi ‘tüketen ekonomi’ değil ‘kalkınan /
üreten ekonomi’de ısrarcıyız. Biz, eğitim anlayışında mutlaka değerler
eğitimiyle medeniyetimizin, kültürümüzün, örf-ananelerimizin, inançlarımızın
merkezinde gerçek insanlar; değerlerine sahip, ahlâkî değerlerine sahip gerçek
insanlar yetiştirmeyi amaçlıyoruz. Biz, kutuplaştırıcı, bölücü olmadık; hiçbir
zaman da olmayacağız ve bunun önüne geçme mücadelesini veriyoruz. Gerçek manâda
veriyoruz. Bu ülkenin Türk’ü, Kürt’ü, Alevi’si, Sünnisi, Laz’ı, Çerkez’i,
kadını, erkeği, hepsi bir olursa bir manâ ifade eder ve bir değer kazanır. Bunun
mücadelesini veriyoruz. Daha çok şey sayabilirim.”
Siyasette kadın
çalışmalarını başlatan ilk hareketiz
Programın “Siyasette kadının yeri” bahsinde “Seçilebilir
yerden kadın adaylarınız var mı?” sorusuna Asiltürk, SP’nin İstanbul’da 19
olmak üzere Türkiye genelinde 79 kadın adayı olduğunu, İstanbul 3. Bölge’de ilk
10 aday içerisinde 3 tane kadın adayı olduğunu söyledi. Asiltürk, sözlerini
şöyle sürdürdü:
“3. Bölge’de hakeza. 1. Bölge’de de öyle. Yani biz, zaten
biliyorsunuz, siyasette kadın çalışmasını başlatan ilk siyasî hareketiz ve bu
yönümüzle de Avrupa’da yapılan birtakım tezlere konu oldu, bizim hareketimiz. İlk
kadın çalışmalarını başlattık; ama öyle bir başlattık ki, ondan sonra diğer
siyasî partiler, gördüler ki toplumun %50’si siyasetin içindeyken %50’sini dışarıda
bırakmanın bir manâsı yok ve Refah Partisi’nin, hatırlarsanız, yükselişi, o
kadın çalışmalarıyla, taramalarla, ev sohbetleriyle, çay sohbetleriyle oldu.
Bunu görünce biz, siyasete yeni bir alan açmış olduk. Yani aslında kadın
çalışmalarını önemseyen ve kadın çalışmalarını başlatan yegâne hareketiz.”
SP’nin ilkelerinden birisinin liyakat olduğunu belirten
Asiltürk, kendileri için bir işi yapanın kadın veya erkek olmasının değil, o
işin ehli olup olmamasının önem taşıdığını ifade etti. Asiltürk, “Biz, aslında
olaya kadın-erkek diye bakmıyoruz. Biz, olaya insan çerçevesinden bakıyoruz. (…)
Biz, kadınlar olarak şimdi toplumdaki birtakım şeyleri de yıkmanın mücadelesini
hep birlikte veriyoruz. Yani sizler, bizler, hep birlikte veriyoruz” diye
konuştu.
Çocuk tacizcileri “iyi
hal” indiriminden faydalanabiliyorlar
Asiltürk, bir soru üzerine, AK Parti Hükümetlerinin de
kadınlara yönelik bazı iyi işler yaptığını ve birtakım kanunlar çıkardığını,
ancak meselenin kanun çıkarmaktan çok öngörülen uygulamaların hayata
geçirilmesi olduğunu ifade etti. Asiltürk, “Biz, o uygulamaların getirdiği
sonuçlara bakmak zorundayız. Biz halâ, inanılır gibi değil, çok çok özür
dileyerek söylüyorum, hem sizden hem de ekran başındaki kardeşlerimden, çocuk
tacizlerini konuşuyoruz” dedi. Taciz ve şiddet sanıklarının mahkemelerde “iyi
hal” indiriminden faydalanabildiklerine işaret eden Asiltürk, cezayı hayatları
mahvolan kız çocukları ve kadınların çektiklerini, buna itiraz ettiklerini
söyledi.
Örnek Müslümanlar
yetiştirmiyorsa, İHL açılmasının bir manâsı yok
Asiltürk, Ensar Vakfı’na bağlı bazı öğrenci yurtlarında işlenmiş
olan birtakım cinsel suçlara dair soru üzerine de, “Bizim en büyük kaybımız,
aslında şu 16 senede, ahlâkî değerlerimizin içinin boşaltılması oldu. Yani işte
İmam Hatip Okullarının açılması güzel bir şey; ama eğer orada gerçekten güven
telkin eden, ayakları yere basan örnek Müslümanlar yetişmiyorsa, o İmam Hatip
Okullarının açılmasının bir manâsı yok” diye konuştu.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder