2 Haziran 2020 Salı

Tutuklanan Gülaltay, “Kaşif Kozinoğlu öldürüldü” demişti


Eski İnsan Hakları Derneği Genel Başkanı Akın Birdal’a düzenlenen suikastın planlayıcısı ve azmettiricisi olmak suçlamasıyla 2 Haziran 1998'de yakalanıp 19 yıl hapse mahkûm edildikten sonra şartlı tahliyeden faydalanarak ve 4,5 yıl sonra tahliye edilen Semih Tufan Gülaltay, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a hakaret ettiği gerekçesiyle çıkarıldığı mahkeme tarafından tutuklandı.

Semih Tufan Gülaltay, şahsî YouTube kanalında 31 Mayıs’ta yayınladığı “Recep Tayyip Erdoğan’a Türk Milleti adına soruyoruz Selçuk Bayraktar, Altay Tankı, SİHA ve İHA” başlıklı videosunda Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı hedef gösterip, hakaret içeren sözler kullandığı iddiasıyla aynı gün gözaltına alınmıştı. Gülaltay, çıkarıldığı mahkeme tarafından tutuklanarak Maltepe Cezaevi’ne gönderildi.

Semih Tufan Gülaltay, YouTube konuşmasının eski Özel Harp Dairesi ve Milli İstihbarat Teşkilatı mensubu Kaşif Kozinoğlu’nun “öldürüldüğü iddiası”nı dile getirdiği kısmında şunları söylemişti:

“Ergenekon davasında bizimle beraber yargılanan kripto bir tane paşa vardı; Tuğgeneral Levent Ersöz. Levent Ersöz, hani bu Apo’yu sorgulamayan albay var ya; İmralı’da Abdullah Öcalan ayak ayaküstüne atmış, elinde tespih, Hasan Atilla Uğur da karşısında duruyor. Ne hikmetse, Abdullah Öcalan yakalanıyor, Türk ordusunda hiçbir subay, general, istihbaratçı kalmamış, onu sorgulamak üzere Hasan Atilla Uğur’u gönderiyorlar. Nasıl bir tecrübesi varsa? Hasan Atilla Uğur, İmralı’da güya Apo’yu sorguluyor. Apo’ya ne bir tane politikacılarla ilişkisine dair bir soru soruyor, ne bir tane Kürt iş adamlarıyla, Kürtçü iş adamlarıyla ilişkisine dair soru soruyor, ne eroin trafiğiyle ilgili soru soruyor. Muhabbet ediyorlar. Öcalan, elinde tespih çekiyor yaav! Böyle bir sorgu var mı? Binlerce askerimizi, polisimizi şehit eden kahpe, Türk ordusunun albayının karşısında ayak ayak üstüne atmış, tespih çekiyor.

İşte bu Hasan Atilla Uğur’la Levent Ersöz gidiyor Karamehmet’e. Diyorlar ki işe al bunu (Tuncay Özkan’ı) geri. Bakın bakın! Aynı Hasan Atilla Uğur, dikkatinizi çekerim arkadaşlar, Kaşif Kozinoğlu, onun kaldığı koğuşta öldü. Orada zehirlendi. Hiç kimse Hasan Atilla Uğur’a demedi, ‘Gel bakayım kardeşim, bu adam burada nasıl zehirlendi? Neler döndü? Sen bu adama el yazısıyla neler yazdırdın da Doğu Perinçek’e verdin? Perinçek yayınladıktan sonra bu adam neden zehirlendi? Bu, Allah’ın aslanı. 1.95 boyunda komando. Nasıl birdenbire kalp krizinden öldü? Kalp krizine yol açan ilacı, hangi Maraşlı gardiyan soktu Silivri Cezaevi’nde içeriye? Biz, bunların hepsini biliyoruz. Bizim gibi bilen, bu devlette görevini lâyıkıyla yapan, parayla satın alınmayacak Allah’ın askerleri de var. Bu devletin sahipleri de var.”

Hasan Atilla Uğur kimdir?

Hasan Atilla Uğur, Jandarma Genel Komutanlığı Teknik İstihbarat Daire Başkanlığı görevinde bulunmuş, 2007 yılında Çanakkale Eğitim Alay Komutanlığı görevinde albay rütbesindeyken kendi isteğiyle emekli olmuştu.

Kaşif Kozinoğlu kimdir?

Kaşif Kozinoğlu, 10 Mart 2011’de dönemin Cumhuriyet Savcısı Zekeriya Öz’e verdiği ifadesinde, kendi hayatını şöyle özetlemişti:

“1976 yılında Harp Okulu’ndan mezun oldum. İlk kıtam Eğirdir Dağ Komando Okulu’na geldim. 1980 yılında Özel Harp Dairesi’nde göreve başladım. Öncede burada aday olarak başladım, kurslar bittikten sonra 1995 yılına kadar Özel Kuvvetler Komutanlığı’nın Tim Komutanlığı’nda İstihbarat Subaylığı, İstihbarat Şube Müdürlüğü ve Eğitim Öğretim Grup Komutanlığı’nda görev yaptım. 1995 yılında Eğitim Öğretim Grup Komutanlığı’ndan isteğimle emekli olup, MİT’e girdim. Burada sürekli yurt dışı görevlerinde bulundum. Suriye, Bosna Hersek ve Afganistan Bölgesi’nde görev yaptım. Asya Bölgesi’nin tamamı sorumluluk alanımda olduğu için, Orta Asya’dan Çin’e kadar gidip geldim. Son olarak da 2010 yılında Asya Bölge Komutanlığı’ndan geri döndüm. Eylül 2010 yılında yeni Müsteşarımız Sayın Dr. Hakan Fidan’ın talimatıyla Baş Müşavir olarak Asya Bölgesi’ne atandım. Eylül ayından itibaren de 5 defa yurt dışı görevine gönderildim. En son olarak 11 Ocak’ta yurt dışına gönderildim ve 9 Mart’ta bu görevden Türkiye’ye döndüm.”

Hiç yorum yok: