“Millî Görüş” olarak adlandırılan siyasî hareketin lideri,
eski Başbakanlardan merhum Necmettin Erbakan, ömrü boyunca Siyonizm’in nihaî
hedeflerine dikkat çekerek, başta Türkiye olmak üzere öncelikle bütün İslâm
ülkelerinin, ardından da Batı ülkelerinin halklarına ve yönetimlerine
uyarılarda bulundu.
Neredeyse her konuşmasında Siyonizm tehlikesine de temas
eden Erbakan, bu sözlerinin bir “Yahudi düşmanlığı” olmadığını da kaydetti.
Erbakan, TBMM’de yaptığı konuşmalarından birinde, bu ayrımı şöyle dile
getirmişti:
Havra’da ibadet eden
bir Yahudi’nin de saadet bulmasını istiyorum
“Bir hususu ehemmiyetle belirtmek istiyorum: Ben, burada
Siyonizm’den bahsediyorum. Bu tabiri, asla bir din manâsında kullanmıyorum. Bu,
bir din ayrımı tabiri değildir. Ben, İsrail’de yaşayan, havraya gidip Allah’a
ibadet etmeye çalışan bir Yahudi’nin de saadet bulmasını istiyorum. Benim
burada belirtmek istediğim husus, işte Wall Street’te oturmuş, Dünya
sermayesini kontrol altına almış, Tevrat’ı değiştirmiş; ‘Dünya’ya biz hakim
olacağız. Herkes bizin kölemiz olacak. Bu, en büyük emanettir’ diye inanan bir
ideoloji var. Ben, bu ideolojinin insanlık saadetine mani olmasının etkisiz
hale getirilmesi (için); tek bu gaye için konuşuyorum. O insanların da saadet
bulmasını istiyorum. Onun için Siyonizm ve emperyalizm dediğim zaman asla bir
din kastetmiyorum. Sadece ‘Bütün insanlık bizim kölemiz olacak’ diye inanıp bütün
dünyayı kendisine esir etmek isteyen bir güç var; bu güç bizi etkiliyor. ‘Şu
insan değiş şu insan sizin Dışişleri Bakanınız olacak’ diyor; orada gidiyor
toplantılar yapıyor. İşte ben, bütün dünyayı kontrol altında tutmak isteyen bu
gücü tanıyalım; bu gücün, insanlığı saadete ulaşmaktan alıkoymasını el
birliğiyle önleyelim. Gayemiz budur.”
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder