Asıl Mesel programı |
TGRT Haber’de yayınlanan “Asıl Mesele” programında Suriye
meselesi ele alındı. Gazeteci-Yazar Salih Tuna’nın hazırlayıp sunduğu programa
konuşmacı olarak Prof. Dr. Hasan Köni ve Özgür-Der
Genel Başkanı Rıdvan Kaya katıldı.
Kültür Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hasan Köni, Rusya,Çin, İran, Irak ve Suriye’den
oluşan bir blok ile NATO ülkeleri, Amerika, Körfez’in küçük ülkeleri ve Suudî
Arabistan’dan oluşan başka bir blok oluştuğuna dikkat çekti. Prof. Köni, “Şimdi
bu durumda Sayın Davutoğlu ve Başbakan, karar verecek; 2 Nisan’da burada bir
toplantı olacak. Gelen baskının veya desteğin büyüklüğü nedir? Ha, ondan sonra
Rusya, neler yapabilir?” dedi. Köni, şunları söyledi:
Türkiye nerede yer
alacak?
“Putin, konuşmasında –seçilmeden önce- dedi ki, “Burası,
Yugoslavya ve Libya gibi olmayacak”, Suriye için. Şöyle bir blok doğmuş gibi
görüyorum ben: Yani ‘Burada tekrar Batı’nın başat bir rol oynayıp bölgeyi
dizayn etmesini kabul etmiyoruz’ diyor. Peşinden Çin’i yanına almış. Bizim de
bir sürü Çin’e yatırımlarımız var. Şöyle bakıyorsunuz, Rusya-Çin-İran, Irak’taki
yönetimden de (Maliki yönetiminden de) pek memnun değiliz, Suriye… Böyle bir
blok… Batı Dünyası diyeyim, NATO ülkeleri, Amerika, Körfez’in küçük ülkeleri ve
Suudî Arabistan, ikinci bir blok… Şimdi Türkiye, bu bloklar arasında denge de
kurmaya çalışıyor. Diyor ki meselâ, ‘Bu Kürecik’teki gözetleme üsleri, İran’a
karşı değil’. Putin, konuşmasında diyor ki, ‘Bunlar tabi İran’a karşı değil,
bize karşı’. ‘Hayır, Rusya’ya da karşı değil’. Peki neye karşı? ‘Yaa biz, arada
sırada böyle gözetleme istasyonu kurarız’ filan… ‘Kimseye karşı değil’. Ha, ne
diyeceksiniz? Bir yandan, içinde bulunduğunuz güç sistemi var, o güç sisteminin
size beklentiler yarattığı da diyelim (işte ‘dayattığı’ dememek için nazik
konuşmaya çalışıyorum) Öbür taraftan, büyük bir ekonomik yayılma alanımızdı o
yani. ‘sıfır sorun’a girdiğimiz zaman, hakikaten eğer içeride demokratikleşerek
Kürt sorununu çözeceksek, yani kendime göre, yanlış da olabilir, İran’ı, Irak’ı,
Suriye’yi yanımıza çekmemiz lâzımdı. Yani bunları karşımıza alıp, burada
kızgınlaşmış bir boyutta bu ülkelerle (ilişkilerimizi) götürüp, kendi içimizde
birtakım demokratikleşmeye çalışırsak, burada taşmaları önleyebilecek güçte
miyiz, değil miyiz? Şimdi bu durumda Sayın Davutoğlu ve Başbakan, karar
verecek; 2 Nisan’da burada bir toplantı olacak. Gelen baskının veya desteğin
büyüklüğü nedir? Ha, ondan sonra Rusya, neler yapabilir?”
Prof. Dr. Hasan Köni, Türkiye’nin Ortadoğu’ya yönelik
planlarını engellemek için, “Ermeni soykırımı” tezini, 1957 yılında Rus
istihbaratının ortaya attığını söyledi. Köni, bu iddiaya delil olarak, bir
Ermeni akademisyenin doktora tezini gösterdi ve “Kitapta var. Bunu da kitabıyla
birlikte devlete bildirdim” dedi. Köni, 1967 savaşından sonra 1968’de kurulan Filistin
Kurtuluş Örgütü’nün yardımcısının da bir Ermeni olduğuna işaret etti. Prof.
Köni, bu konuda şunları söyledi:
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder