Gazeteci Yazar Soner Yalçın, AK Parti’nin Yenikapı
mitinglerine katılan eski Başbakan Tansu Çiller’in AK Parti’ye
kazandırabileceği hiç oy tabanı olmadığını belirterek, Çiller’in asıl görevinin,
“Erdoğan ve AKP’nin, ABD’nin yeni konseptine uyumunu sağlamak” olduğunu iddia
etti. “Erdoğan, Kemal Derviş’in 2002 ayarlarına döndü” iddiasını tekrarlayan Yalçın,
“İlk adım Münbiç’te atıldı; Fırat’ın doğusu ABD/YPG/PKK’ya bırakıldı! AKP’li-
MHP’li seçmen bunları görmüyor mu? Yazık” diye yazdı. Soner Yalçın, Sözcü gazetesinde yayınlanan “Müfettiş Çiller”
başlıklı yazısında, şunları kaydetti:
– Tansu Çiller’in AKP’ye kazandıracak oyu var mı?
Yanıt: Kelin merhemi olsa kendi başına sürer! (Hülya
Koçyiğit’in bile Çiller’den çoktur getireceği oyu!)
– Tansu Çiller’in Erdoğan’a kazandıracağı prestij var mı?
Yanıt: Kelin merhemi olsa kendi başına sürer!
“Çiller” denince akla; “büyük finans krizini çözmeyi
hedefleyen 5 Nisan 1994 kararları geliyor.” O halde…
Tansu Çiller’in, Erdoğan’ın İstanbul Yenikapı mitinginde
işi ne?
Lehte aleyhte çok yorum yapıldı! Mitingde Çiller’in boy
göstermesi, oğullarının güneş enerjisiyle ilgili ticari işleriyle bile
ilgilendirildi! Bu kadar küçük değil bu mesele…
Tansu Çiller, Erdoğan ve AKP’ye “müfettiş” yapıldı!
Peki neden?
Tarih: 2 Nisan 2018.
Hürriyet’te Abdülkadir Selvi şunu yazdı:
“ABD Başkanı Trump, ‘Yakın zamanda Suriye’den çekileceğiz’
dedikten 24 saat sonra ABD, Suriye’ye takviye askerler gönderdi. Bu durumda
Trump ne derse tersini mi anlamalıyız? Tam öyle değil. ABD’de, öncelikli tehdit
değerlendirmesi değişiyor, yeni bir süreç başlıyor. İsterseniz yeni süreci
eski Başbakanlardan Tansu Çiller’le birlikte okuyalım.
Çiller, Ulusal Güvenlik Danışmanı McMaster ve Dışişleri
Bakanı Tillerson’ın tasfiye edilip Pompeo’nun Dışişleri Bakanı, Gina Hasper’in
CIA Başkanı ve Bolton’ın Ulusal Güvenlik Danışmanı olduğu süreçte bulunduğu
ABD’de edindiği çarpıcı gözlemlerini paylaştı…”
Neydi bunlar:
Ağzındaki bakla
A. Selvi, Çiller’in
ABD’nin yeni tehdit öncelikleri, Suriye ve İran’a ilişkin analizlerini şöyle
aktardı:
1- ABD ile Rusya arasında Suriye konusunda bir süredir ikili
bir işbirliği yaşanıyordu. Ancak ABD’ye girme yasağı bulunan ve CIA Başkanı’nın
özel izniyle giriş yapan Rus istihbaratının önemli ismi Vitaly Naumkin ile
birlikte üç önemli ismin 27 Şubat’ta yaptıkları ziyarette yeni Suriye planı
görüşüldü. Çiller’e göre, Naumkin’in temasları sırasında iki ülke yeni Suriye
planı üzerine anlaşmaya vardı…
2- Suriye’deki nüfuz alanları ile Fırat’ın batısı Rusya’ya
bırakıldı, Fırat’ın doğusu ise ABD’nin kontrolünde olacak. Ancak ABD, bu
bölgedeki gücünü kontrollü olarak azaltırken Fransa, bu bölgeye girecek…
3- Başkan Trump, Pompeo, Haspel ve Bolton ile şahinler
kabinesini tamamladı. Bu arada Trump iki adım attı, bunları birbirinden
bağımsız olarak düşünemeyiz. Bir, Suudi Arabistan – İsrail – Mısır ve Birleşik
Arap Emirlikleri ile yeni bir eksen oluşturdu. İkincisi ise İran öncelikli
tehdit olarak belirlendi.
Tansu Çiller, dördüncü başlık olarak ABD’nin İran’dan sonra
Rusya’yı hedef alacağını düşünüyor. Rusya ile önce Suriye’de ittifak, sonra
hesaplaşma. Çiller’in, Türkiye’ye önerisi de dar alanda farklı ittifaklar
oluşturması…”
Mesele yavaş yavaş ortaya çıkıyor.
Bitmedi.
2002 ayarları
Çiller, “emekli bir politikacı” değil…
Çiller, siyasetle ilgilenmiyor değil…
Çiller, Erdoğan ve AKP’nin ABD’nin yeni konseptine uyumu
için görevlendirildi!
“Müfettiş” dediğim bu…
Alan razı satan razı durumu var:
Erdoğan; vitrinine koyduğu Çiller ile, Batı’yla bozulan
ilişkilerini düzeltmek istiyor. Erdoğan’ın Çiller’i Yenikapı’ya daveti iç
kamuoyuna değil, Batı’ya mesaj verme amacını taşıyor! Yoksa siyaseten yıpranmış
Çiller Yenikapı’ya niye çağrılsın?
Keza:
Yandaş Selvi son dönemde Çiller’in görüşlerine neden
ihtiyaç duysun? Mesut Yılmaz gibi eski başbakanların değil de, niye hep Çiller’in
görüşlerini önemsiyor?
Selvi dün yine Çiller yazısı kaleme aldı.
“Çiller’e seçimde ne gördüğünü sordum. ‘Kafaları karışık
görüyorum’ dedi. Ardından, ‘O nedenle Yenikapı’da milli şuur vurgusu yaptım’
diye ekledi:
‘Türkiye bir kıskaç altında. Müttefikimiz dediklerimiz başka
ittifaklar içinde. Çok acil refleks gösterilmesi gereken bir dönemden
geçiyoruz. Bunu kim yapabilir? Karşıda 5 birbirine benzemez ittifakı var. Bir
de 6’ncı partiyi (HDP) Meclis’e sokmaya çalışıyorlar. Bu durumda 5 benzemez,
ipi dışarıdan tutanın ipine asılarak hareket edecekler. Bunlar Türkiye’nin
acil çözüm bekleyen sorunlarına çözüm üretemezler. Dış güçler, Türkiye’yi
paramparça ederler. Böyle bir ortamda mevcudun yerine kimin konulmak istenmesi
bende endişe yarattı. Evet değiştireceksiniz de yerine neyi koyacaksınız? Şu
anda mümkün mü?”
İşin özü:
Bir ara Batı’ya “kafasını kaldırmayı” deneyen Erdoğan,
-ekonomik krizle- “Çillerler”e tekrar mecbur hale getirildi!
Çiller, dün rahmetli Erbakan’ın yanına “monte” edilmişti.
Bugün Erdoğan’a “müfettiş” olarak görevlendirildi.
Erdoğan’ın son İngiltere temasları üzerine yazmıştım:
“Erdoğan, Kemal Derviş’in 2002 ayarlarına döndü!”
Gördünüz:
İlk adım Münbiç’te atıldı; Fırat’ın doğusu ABD/YPG/PKK’ya bırakıldı!
AKP’li- MHP’li seçmen bunları görmüyor mu? Yazık.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder