Gazeteci Ruşen Çakır, Yıllardır solcu bir gazeteci olarak Millî Görüş çizgisindeki partilerle ilgili yaptığı haberlerden dolayı adı ‘Erbakancı’ya çıkmış birisi olarak, kendisi hakkında yıllar sonra ‘Erbakan düşmanı’ denmiş olmasından çok ciddi rahatsızlık duyduğunu söyledi. Saadet Partisi Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Adayı Temel Karamollaoğlu da, bu konuda Ruşen Çakır’a ve Uğur Dündar’a yapılan haksızlığın edep sınırlarını aştığını söyledi.
Saadet Partisi (SP) Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Adayı
Temel Karamollaoğlu, adaylık açıklamasından sonraki ilk mülâkatını, gazeteci
Ruşen Çakır’ın internet üzerinden yayın yapan Medyascope TV’ye verdi. Karamollaoğlu,
Medyascope TV’nin canlı yayınına, SP Genel Merkezi’nden Skype vasıtasıyla
bağlandı.
Gazeteci Ruşen Çakır, programın sonunda, kendisine Necmettin
Erbakan Ödülü verilmesi üzerine medyada kopartılan tezvirat hakkında
değerlendirmede bulundu.
Çakır, Karamollaoğlu’nun değerlendirmesini almadan önce,
şunları söyledi:
Adım ‘Erbakancı’ya
çıkmıştı, şimdi ‘Erbakan düşmanı’ diyorlar
“Beni, hiç hak etmediğim bir şekilde ‘Erbakan düşmanı’
olarak tanımladılar. Anladığım kadarıyla, benim ve Uğur Dündar’ın üzerinden size
vurmak istiyorlardı. Bu vesileyle dile getirmek istedim; yıllardır solcu bir
gazeteci olarak sizinle ilgili yaptığım haberlerden dolayı adı ‘Erbakancı’ya çıkmış
birisi hakkında kalkıp da yıllar sonra ‘Erbakan düşmanı’ gibi bir şey söylenmiş
olmasından çok ciddi rahatsızlık duydum.”
Size yapılan
haksızlık, edep sınırlarını aşıyor
Çakır’ın bu sözleri üzerine SP Genel Başkanı ve
Cumhurbaşkanı Adayı Temel Karamollaoğlu da, Ruşen Çakır ve Uğur Dündar
üzerinden kendisine yüklenilmek istendiğinin farkında olduklarını belirterek, şu
değerlendirmede bulundu:
“Tabi. Ona da (Uğur Dündar’a da) haksızlık ettiler. Çünkü
sizinle, Sayın Uğur Dündar’la programa çıkmak isteyen ve çıkan, doğrudan
doğruya rahmetli hocamızdı, Erbakan’dı. Siz, onu jandarma eşliğinde
getiremezsiniz ki. (Öyle zorla) gelmedi. O tercih etti. Onu göz ardı ederek, o
programı hazırlayanların üzerine gitmek, bence biraz edep sınırlarını aşıyor. Kendilerini
aslında daha kötü bir duruma düşürüyor. Biz, ne olursa olsun, medyanın tamamına
karşı eşit davranmayı, sizlerin, bizim düşüncelerimizi kamuoyuna doğru yansıtmanızı
bekleriz. Siz de bunu, elinizden geldiği kadarıyla yapıyorsunuz. Tarafgir
davranmıyorsunuz; bizim gördüğümüz de bu. Biz, bundan dolayı da müteşekkiriz. Bunu
da açıkça söyleme ihtiyacı duyuyorum.”
Erbakan Ödülüne lâyık
görülmenizden dolayı tebrik ediyorum
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder