26 Nisan 2018 Perşembe

Davutoğlu: AK Parti’nin dışında bir siyasî faaliyetin içinde olmam; Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, hepimizin adayıdır

Ahmet Davutoğlu, hakkındaki iddialara dair açıklama yaptı
AK Parti Hükümeti’nin üçüncü Başbakanı ve Konya Milletvekili Ahmet Davutoğlu, 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün daveti üzerine yaptığı görüşmenin bir devlet nezaketi olduğunu belirterek, AK Parti dışında herhangi bir siyasî faaliyetin içinde olmadığını ve olmayacağını söyledi. Önümüzdeki seçimde milletvekili olmayacağını da açıklayan Davutoğlu, seçimden sonra da hiçbir makam ve mevki talebinde bulunmayacağını dile getirdi. Davutoğlu, cumhurbaşkanı seçimi konusunda da “AK Parti’nin almış olduğu karar, benim de kararımdır ve AK Parti’nin adayı Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan, hepimizin adayıdır” dedi.

CHP’li Özel: Davutoğlu’nun sözlerinin satır aralarını okuyun

CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında, Ahmet Davutoğlu’nun açıklamalarını da değerlendirdi.

Özgür Özel, “3Y’yi niye sayıyor? Yolsuzluktan kastı ne? Onun Yüce Divana gitsin deyip de kendi kafasının gitmesine neden olan bir şeyi hatırlatıyor olmasın?” diyerek, Davutoğlu’nun sözlerinin satır araları okunduğunda AK Partililerin alacakları çok dersler olduğunu söyledi.

Davutoğlu’nun basın toplantısı

Eski Başbakan, AK Parti Konya Milletvekili Ahmet Davutoğlu, 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile görüşmesi üzerine medyada yer alan değerlendirmeler sebebiyle, TBMM’de basın toplantısı düzenleyerek açıklamalarda bulundu.

Benim olmazsa olmaz ilkelerim var

Özellikle son birkaç gün içinde şahsıyla ve Türkiye’nin genel siyasî gelişmeleriyle ilgili yapılan bazı yorumlar konusundaki kanaatini basın mensuplarıyla ve milletle paylaşmak istediğini belirten Davutoğlu, akademik hayatında da devlet hayatında da bazı ilkelere sahip olduğunu ifade etti. Davutoğlu, kendisi için “olmazsa olmaz” nitelikteki bu ilkeleri, şöyle sıraladı: Etnik, mezhebî veya dinî bir ayrım gözetmemek, düşünce ve inanç özgürlüğünü korumak, hukuk devleti ve adaletin tesis edilmesi, devlet idaresinde liyakatın ve ehliyetin, şeffaflığın ve hesap verilebilirliğin yerleşmesi, rant ekonomisine değil verimliliğe ve adil paylaşıma dayalı bir ekonomik anlayışın, dış politikada da çok boyutlu ve insanî bir politikanın öncüsü olmak.

“3Y” ile mücadele

AK Parti’nin de bu temel ilkelerle tarih sahnesine çıkmasının Türkiye için bir dönüm noktası olduğunu ifade eden Davutoğlu, “O zaman temel kurucu ilke olarak benimsenen “3 Y”; yolsuzluğa, yasaklara ve yoksulluğa karşı mücadele ile başlayan, Sayın Cumhurbaşkanımızın öncülüğünde başlayan bu hareket, Türkiye için büyük bir ümit kaynağı olmuştur” dedi. Davutoğlu, kendisinin de Başdanışman, Dışişleri Bakanı ve Başbakan olarak bu ilkelerin hayata geçmesi için gece gündüz çaba sarf ettiğini söyledi.

Başbakanlığı elimin tersiyle ittim

Davutoğlu, AK Parti’nin birlik ve beraberliği için Başbakanlık görevinden ayrılmadan önceki son Meclis Grubu Toplantısında ‘Hiçbir faninin terk etmeyi düşünmeyeceği makamları elinin tersiyle iter ama bu milleti mahzun bırakmaz, bu milletin birliğine ve beraberliğine zarar verilmesine izin vermem’ diyerek görevini bıraktığını hatırlattı.

“Allah, izzetle başladığımız görevleri, izzetle tamamlamayı nasib eylesin” sözünü her zaman söylediğini belirten Davutoğlu, şöyle konuştu:

Her türlü hakarete, iftiraya ve sosyal medya operasyonlarına sabrettim

“Bu konuda tereddüt göstermedim. Yapılacak hiçbir fedakârlıkta da tereddüt göstermem. Yine bu çerçevede, başbakanlığı bıraktıktan sonra 2 yıl boyunca her türlü hakarete, her türlü iftiraya, sosyal medya operasyonlarına sabırla muamele ettim. Mukabelede bulunmayı da (karşılık vermeyi de) düşünmedim; çünkü benim için önemli olan, sosyal medya ortamındaki algı değil, Konya sokağına, Diyarbakır sokağına, Trabzon sokağına, Edirne sokağına, İstanbul sokağına, ülkemin her bir köşesindeki sokağa çıktığımda halkımın gözünün içine baka baka yaşayabilmektir. Bundan daha üstün bir makam, bundan daha yüce bir mevki olamaz.”

Davutoğlu, bu çerçevede, 2 yıl boyunca da bu temel ilkeler konusunda gördüğü her türlü aksaklığı, bu konularda oluşabilecek kaygıları, Anayasa paketi çerçevesinde de Cumhurbaşkanı Erdoğan’la her vesileyle paylaştığını dile getirdi. Davutoğlu, “Burada da tek bir gayem vardı; kendimle tutarlı olmak, milletimle yüz yüze geldiğimde onun hakkını savunduğumu ve ilkeli bir tutum sergilediğimi gösterebilmek” dedi.

Gül’ün davetine icabet etmiş olmam, devlet nezaketinin gereğidir

Bu çerçevede 3 hususun çok net bir şekilde bilinmesini istediğini vurgulayan Davutoğlu, birinci hususun, 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün daveti üzerine yaptıkları görüşme üzerine üretilen spekülasyonlar olduğunu belirtti. Birlikte çalıştığı cumhurbaşkanları ve selefi olan Başbakanlardan bir görüşme talebi olduğunda kendileriyle görüşmeyi devlet nezaketinin gereği olarak değerlendirdiğini ifade eden Davutoğlu, “Bu konuda yapılacak spekülasyonlara da bir nebze dahi prim vermem. Kimsenin bunu sorgulamaya da hakkı yoktur, bu konuda herhangi bir fikir beyan etmeye de hakkı yoktur” dedi.

Recep Tayyip Erdoğan, hepimizin adayıdır

Davutoğlu, ikinci husus olarak, AK Parti aidiyeti sürerken, AK Parti’nin ikinci genel başkanı, üçüncü başbakanı iken AK Parti dışında herhangi bir siyasal hareketin, faaliyetin veya siyasal organizasyonun içinde bulunmadığını ve bulunmayacağını söyledi. Davutoğlu, “Eğer böyle bir şey yapacaksam, AK Parti kimliğini bırakırım. Bu kimliği de bırakmaya niyetim yok ve olmayacak. Bu bağlamda, AK Parti’nin almış olduğu karar, benim de kararımdır ve AK Parti’nin adayı Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan, hepimizin adayıdır. Bu konuda spekülasyon yapılmasını da doğru bulmam” dedi.

Önümüzdeki seçimde milletvekili adayı olmayacağım

Üçüncü hususun, kendi siyasî geleceği konusu olduğunu belirten Davutoğlu, başbakanlığı bir hafta içinde bırakmış bir siyasî kişiliğin, gelecek hesabı olmayacağını söyledi. Davutoğlu, “Şu veya bu mevkiyle benim şu veya bu kararı alacağımı düşünenler, hep yanılmışlardır, bundan sonra da yanılmaya devam edeceklerdir. Bana teklif edilecek makam, geldiğim makamdan daha üstün olamaz. Varsa bir teklif… Böyle bir teklif de yok” dedi.

Önümüzdeki seçimlerde milletvekili adayı olmayacağını duyuran Davutoğlu, seçim sonrasında da hiçbir makam ve mevki talebinin olmayacağını ancak siyasî faaliyetlerine devam edeceğini kaydetti. Davutoğlu, FETÖ ve diğer terör örgütlerine karşı verilecek mücadelede her zaman ön safta yer alacağını da belirtti.

CHP’li Özel: Davutoğlu’nun sözlerinin satır aralarını okuyun

CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel
CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında, Ahmet Davutoğlu’nun açıklamalarını da değerlendirdi.

Özgür Özel, “3Y’yi niye sayıyor? Yolsuzluktan kastı ne? Onun Yüce Divana gitsin deyip de kendi kafasının gitmesine neden olan bir şeyi hatırlatıyor olmasın?” diyerek, Davutoğlu’nun sözlerinin satır araları okunduğunda AK Partililerin alacakları çok dersler olduğunu söyledi. Özel, şu değerlendirmede bulundu:

“Davutoğlu, kurucu ilkelerinden uzaklaşmamaktan bahsediyor. 3Y’yi niye sayıyor? Yolsuzluktan kastı ne? Onun Yüce Divana gitsin deyip de kendi kafasının gitmesine neden olan bir şeyi hatırlatıyor olmasın? Yoksulluğun arttığını herkes gibi o da görüyor olmasın? Yasakların, dağların boyutunu aştığını vurguluyor olmasın sakın? Bir önceki dönemin başbakanının, bugün milletvekili adayı olmadığını duyuyorsunuz. Bugünkü yönetici kadrolarla yürüyecek yolu kalmamış. İki ihtimal var; siz bana deseniz de sizinle artık yürüyemem yolu. Çünkü kurucu ilkeler, 3Y diyor. İkincisi de bir öncekinde başbakan olarak yüzde 49 almış bir kişinin, milletvekili gösterilmeyip rencide edileceğinden şüphesi var. İkisi de kaybedenler kulübünün bir üyesi olması sıfatını kazandırır, harcananlar kulübünün üyesidir. Sırf o mu? Abdullah Gül’e bak, Bülent Arınç’ın durumunu gör, ibret al. Sonra kaybedenler, harcananlar kulübünde seni de rafa dizdiklerinde oradan öyle bakarsın. Bağlılık bildirilmiş. Korku Davutoğlu’nu da sarmış. Ama kelime aralarından söylediklerini okuduk. Motomot tercümeden değil, tefsirden yararlansınlar. AK Partililerin alacağı çok ders var.”

Erdem: Davutoğlu, Erdoğan’a karşı bayrak açtı


CHP İstanbul Milletvekili Eren Erdem de, Davutoğlu’nun kurumsal ilkelerden bahsedip ‘Ben, 3Y ile (yolsuzluk, yoksulluk ve yasaklarla) mücadele için buradayım’ mesajının, nasıl söylenirse söylensin, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a karşı bir bayrak açma olduğunu ileri sürdü.

CHP İstanbul Milletvekili Eren Erdem, KRT televizyonunun canlı yayınına telefon bağlantısı ile katılarak, Haber Müdürü Çağlar Cilara’nın sorularını cevapladı. Eski Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun “AK Parti’nin almış olduğu karar, benim de kararımdır ve AK Parti’nin adayı Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan, hepimizin adayıdır” sözüne dair görüşü sorulan Erdem, şu değerlendirmede bulundu:

AK Particilerle Erdoğancıların savaşı

AK Parti’de 2 grup olduğunu ileri süren Erdem, bunlardan birisinin “Erdoğancılar”, diğerinin de “AK Particiler” olduğunu söyledi.

Erdem, popülist siyasetçilerin, bütün dolayımları ortadan kaldırdıklarını ifade ederek, “Bu yüzden temsilî demokrasi düşmanıdırlar. Aradaki kurumları tasfiye ederler” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, “İstanbul’u beton yığını haline getirdik” şeklindeki eleştirilerle uzun zamandan beri Hükümet politikalarını eleştirerek aslında AK Parti’yi de tasfiye ettiğini iddia eden Erdem, şöyle konuştu:

Erdoğan, yetkinin Meclis’te AK Parti’ye verilmemesi için OHAL’i kaldırmıyor

“OHAL’in kaldırılmamasının sebebinin ne olduğunu biliyor musunuz? Yetkinin parlamentoya verilmemesi. Parlamentoda kim var? AKP. Dolayısıyla, yetkinin AKP’ye verilmemesi için Erdoğan, OHAL’i kaldırmıyor zaten. Yani, Erdoğan ile AKP’nin kurumsallığı arasında bir savaş söz konusu. Bu savaşta Davutoğlu, AKP kurumsallığını temsil ediyordu; bu savaşı Davutoğlu kaybetti. Bu savaştan kimler kaybetti? Meselâ Melih Gökçek kaybetti. Balıkesir Belediye Başkanı kaybetti. Çok sayıda belediye başkanı… Bunlar, “Erdoğancılığa” karşı olan figürlere dönüştüler. Erdoğancılar da AK Particiliğe karşı olan figürlerdir ve dolayısıyla AKP de kendi içinde iki ayrı hizbe bölünmüş durumda. Bu hizipleşmeyi oy yansıması açısından değerlendirdiğimizde de Saadet Partisi’nin ivme kazandığını söylememiz mümkündür.”

Eren Erdem, eski Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun 26 Nisan 2018 tarihli bu günkü basın toplantısında söylediklerine dair görüşünün sorulması üzerine de, Davutoğlu’nun kurumsal ilkelerden bahsedip ‘Ben, 3Y ile (yolsuzluk, yoksulluk ve yasaklarla) mücadele için buradayım’ mesajının, nasıl söylenirse söylensin, bir bayrak açma olduğunu ileri sürdü.

Erdem, “Davutoğlu, o kurumsallığı, kurulduğu günkü kurumsallığı savunduğunu söyledi. Aslında beni doğruladı. ‘Destekleyeceğim’ diyecek tabi. Yani bu kadar çok tehdit, baskı olan bir ortamda, Bülent Arınç’ın genel merkeze çağrılıp fırçalandığı, çıkışında da ‘Benim cumhurbaşkanı karşıtı bir şeyim olamaz’ gibi panik bir açıklama yapmak durumunda kaldığı bir ortamda, Davutoğlu’dan başka bir açıklama beklenemez. Dolayısıyla biz, bunun sandığa yansımasının böyle olmayacağını biliyoruz. AK Parti içerisinde büyüyen rahatsızlık, sandığa yansıyacak” diye konuştu.

Hiç yorum yok: