2 Temmuz 2018 Pazartesi

CHP Milletvekili Şener: Aylık 200 bin Liranın üzerinde maaş alan Yiğit Bulut, bu kadar maaşı ne yaptığı için hak ediyor olabilir?


CHP Konya Milletvekili Abdüllâtif Şener, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Başdanışmanı Yiğit Bulut’un ayda 200 bin Lira’nın üzerinde maaş aldığına dair bilgiler olduğunu belirterek, şöyle konuştu:

“Kamuda bir kamu görevini yerine getiren insan, bu kadar maaşı, ne yaptığı için hak ediyor olabilir? Yani bir Bakanın, Cumhurbaşkanının, Başbakanın almadığı maaşı, hatta bunların aldığı maaşın 10 katına bile ulaşabilecek bir parayı bir danışman, nasıl alabilir? Niye alır? Ne karşılığında verilir ona? Ve de o, birini hedef gösterdiği zaman hemen niye görevine son verilir?”

Halk TV’de yayınlanan “Günün Gelişmeleri”nde Oya Lâle Özan Arslan’ın sorularını cevaplayan Şener, NTV ekonomi yorumcusu Dr. Mahfi Eğilmez’in işine son verilmesini de değerlendirdi.

Sunucu Oya Lâle Özan Arslan, 24 Haziran sonrasında oluşan yeni dönemde baskının çok açık bir şekilde hissedildiğini belirterek, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Başdanışmanı Yiğit Bulut’un, seçimlerden önce açıkça hedef aldığı isimlerden birisi olan Mahfi Eğilmez’in NTV’deki işine son verildiğini hatırlattı. Bunun üzerine Abdüllatif Şener, şu değerlendirmede bulundu:

Bir kamu görevlisi, bu kadar maaşı ne yaptığı için hak ediyor olabilir?

“Siyasî iktidar ve Sayın Erdoğan, kendisine övgüler dizen, yanlışlarına büyük methiyeler yağdıran isimleri ve kişileri ödüllendiriyor. Kendisini masum bir şekilde, demokratik sınırlar içinde eleştirenleri de cezalandırmak için büyük çaba harcıyor. Bu, ne kadar yanlış bir tutumdur. Şimdi Yiğit Bulut’la ilgili olarak, yani, geçenlerde bir yerde gördüm; 200 bin Liranın üzerinde aylık maaşı olduğu söylendi. Yani kamuda bir kamu görevini yerine getiren insan, bu kadar maaşı, ne yaptığı için hak ediyor olabilir? Yani bir Bakanın, Cumhurbaşkanının, Başbakanın almadığı maaşı, hatta bunların aldığı maaşın, yani nereden bakarsanız bakın, 10 katına bile ulaşabilecek bir parayı bir danışman, nasıl alabilir? Niye alır? Ne karşılığı(nda) verilir ona? Ve de o, birini hedef gösterdiği zaman hemen niye görevine son verilir? Bunları sorgulaması lâzım, toplumun. Yani şöyle bir durum var: ‘Sürü tersine döndüğünde uyuz keçi başa geçer’ derler ya, adeta Türkiye’de sürü tersine dönmüş, işte kıyıda köşede kalmış birtakım insanlar, bu ülkenin en yüksek gelirine sahip, en fazla para kazanan, meşru ya da gayri meşru, ülke kaynaklarını yağmalayan sınıfı arasına girmiştir. Ama alnının terini, bilgi birikimini, emeğini, bu ülkenin güzelleşmesi için harcayanlar, dışlanmaktadır, itilmektedir kakılmaktadır, hapse atılmaktadır, işine son verilmektedir. Bu ülkenin geleceği ne olabilir, böyle bir durumda? Yani böyle bir iktidar anlayışının olduğu bir ortamda liyakata prim yok demektir. Kim liyakatliyse, kendisini yetiştirmişse, bilgi birikimiyle ülkeye hizmet edebilecek konumda ve niyetteyse,  o insan cezalandırılıyor.

Ekonomi, bunları silip süpürecek

Diğer tarafta bakıyorsunuz ki ülkeyi soymaktan başka niyeti olmayanlar, sürekli ödüllendiriliyor. Bu sistemi kim kurmuştur? Mevcut iktidar kurmuştur. Bu kurulan sistem, ülkeyi nereye götürür? Ülkeyi bir felâkete götürür. Bu şekilde ekonomiyi yönetemezler. ‘Ekonomide yanlışlar var’ diyeni görevden alırlar, her türlü yanlışa alkış tutan birini de yüz binlerce Liralık maaşla ödüllendirirlerse, bu ekonomi çöker ve nitekim bak ben bir şey söyleyeyim; kendilerini çok güçlü zannettikleri şu ortamda ekonomi, bunları silip süpürecektir. Bir selin önündeki yaprak dalları gibi savrulup gideceklerdir, yok olacaklardır. Çünkü liyakatsiz kadrolarla, liyakati olmayan yeteneksiz kadrolarla bu ülke ekonomisini idare ediyorlar, bir. İkincisi de, bu liyakatsiz kadroların ekonomi yönetmek diye bir derdi yok. Onların derdi, hazineyi emme basma tulumba gibi kendi ceplerine, yandaşın, yârânın, akraba-i taallûkâtın cebine aktarmaktan ibarettir. Bu zihniyet iş başında olduğu sürece, ortaya çıkacak ekonomik dar boğazlar, iktidardaki ve güç sahibi olduğunu zanneden bu iktidarı da silip süpürecektir.Ama ülke de bundan zarar görecektir. Hepimiz zarar göreceğiz; ama kendi bitişleri de olacaktır, ülkeyi de bitireceklerdir.”

Hiç yorum yok: